1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1277
Okunma
Asya ellerinden çıkıp süzülmüş
Kıvrılır da gelir yolu Çepni’nin
Gahi sevinmiş de gahi üzülmüş
Acı poyraz eser yeli Çepni’nin
Urum Galasında, demiş oturak
Obayı oymağı burda yatırak
Aladan sarıdan güller yetirek
Sine, yürek yakar gülü Çepni’nin
Sürüleri yaylaları yaylamış
Tasasında karaları bağlamış
Düşmanını kırmış dostun kollamış
Kızmaya bir kere keli Çepni’nin
Kemirtmez etini kuşa ve kurda
Yetişir bir kimse kalmışsa darda
Çoğalıp yayılmış koca bir yurda
Dağılmış obası ili Çepni’nin
Başım Kızdılı’yla Hacı Emirli
Dillerdesin Kantemirli, Tecirli
Hem Kara Kuzulu , Kara Keçili
Atayurt konuşur dili Çepni’nin
Nice savaş, başı girmiş belaya
İçinde acılar, düşmüş kavgaya
Ağıtlar yakıp da durmuş halaya
Işkın açar kırık dalı Çepni’nin
Korkmazlu, Köseler bir de Karalar
Sarı Kız yurdudur büyük Sarılar
Çiçek küsmüş, oğul vermez arılar
Acıdır buruktur balı Çepni’nin
Miseri’de dağ taş fıstıktır bağdır
Hasanoğlu desen yoksuldur baydır
Şenlikler yapılır düğündür toydur
İşte böylecedir hali Çepni’nin
Milelis’in önü ovadır, yazı
Yiğit olur oğlu, gelini kızı
Dedesultan yeter, bitir sen sözü
Artık doğrulacak beli Çepni’nin
5.0
100% (2)