6
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
1777
Okunma

Eğiyor dalları bir deli rüzgâr
Yatıyor bir yana ardıç ağacı
Kırılan dallarda derin sızılar
Damla damla akar cız eder acı
Dayanmaz her ağaç deli rüzgâra
Gövdesiyle dalı beli rüzgâra
Gün gelir devrilir girer hizara
Sobalarda kışın çay demler çaycı
Ardıç seni saza bir tekne yapsam
Göğsüne bir kapak telleyip taksam
Türkü türkü tele bir mızrap atsam
Rüzgârı aratmaz teldeki sancı
Gülümün saçları tel tel savrulur
Güneş vurur kumral kumsal kavrulur
Kâlbimi hasretle bir sevda vurur
Ne can kalır ne han içinde hancı
Esme rüzgâr kırık dökük olurum
Bel kırılır boynu bükük olurum
Yaram dikiş tutmaz sökük kalırım
Merhem çare değil eller yabancı
Şaban AKTAŞ
22.07.2012
Foto:www.fotocommunity.de/search?q=Wacholder&index=fotos&options=YToxOntzOjU6InN0YXJ0IjtpOjA7fQ&pos=2&display=19915200