Dediklerinize tamamen katılıyorum Yaşar hocam, insana yakışan en güzel "haddini bilmek, aciziyetini bilmek ve ona göre tavır sergilemek, Hakk'ın huzurunda kullar eşit muamele görür, doğada oluşan her şeyden nasibini alır faniler, zenginlik- fakirlik konusuna gelince akıl denilen olguyu kullanabilenler kazanır. Kazandığı parayı çar çur edenler, kumar, içki vs gibi kötü alışkanlıklar için harcayanlar, gereksiz müsriflik yapanlar, sonra da dönüp Allah'a isyan ediyorlar, rızkımı az veriyorsun diye, o yüzden akıl bu dünyadaki insana verilen en büyük nimettir, aklı gönülle birleştirenler de zaten haddini bilir ve Yüce Yaradan'ın emirlerinden çıkmamaya özen gösterir. Buna her şey dahildi; insani ilişkilerdeki hassasiyet, Allah'a şükür ve ibadette süreklilik, kul hakkına dikkat etmek, bir gönül kırmak bile kul hakkına girer ve vebali büyüktür. Yani dinimiz kıldan ince kılıçtan keskindir sizin de bildiğiniz gibi hocam, düşmeyen kalkmayan sadece Allah'tır, hiç kimse mevkisine güvenmesin, parasına da sağlığına da, hepsi bir anda yok olabilir, kalıcı olan Allah'ın adaleti ve kendisidir. Adımız üzerimize "faniyiz" baki olan da Yüce Allah. Bize haddimizi bilmek düşer.
Çok teşekkür ediyorum Yaşar hocam, sağ olunuz, mutlu ve esen kalınız...


Saygılarımla

* * *

Haklısınız Güler hanım,dünyanın geçiciliğine aldanmamak ve elimizdeki nimaetin bize verilen bir lütuf olduğunu bilerek hareket etmek akıllı insanların işidir.
Gücü ve kuvveti biz kazanmıyoruz yaratanın bir ihsanıdır kula.
Ziyaretiniz ve yorumunuz için Allah razı olsun.
Hayırlı Cumalar.
Sağlıcakla.