Neden benimle, her zaman tartışıyorsun?
İnan’ki bazen çizmeyi aşıyorsun.
Ben senin büyüğün, hem de babanım,biliyorsun?
Neden sürekli eleştirip, çağdaşlıktan dem vuruyorsun?


Bana göre, çağdaş değil, eski kafalısın, diyorsun.
Konuşma’ma, hareketlerime, her şeyime karışıyorsun..
Arkadaşlarının yanında, benden dolayı, utanıyorsun.
Ahlakı bozulur diye,torunlarımı bile az getiriyorsun.


Doğduğunda annen’le birlikte çok sevinmiştik.
Örnek bir evlat, yetiştirmek için, sözleşmiştik.
Geceler boyu, nöbetleşe, baş ucunda, beklemiştik.
Seninle üzülüp, yine seninle, mutlu olup gülmüştük.


Yıllar boyu, sana örnek bir aile olduk.
Kimseye muhtaç etmeden, ihtiyaçlarını karşıladık
Çok sıkıntılara, senin için katlanıp, avrupada okuttuk.
Bu saçları, değimen’de değil, senin için ağarttık.


Gündüz inşaat’ta çalışıp, gece garsonluk yaptım.
Yeri geldi boçlandım, annenin bileziklerini sattım.
Gurbet elde ,paraya, pula, seni muhtaç etmedim.
Senden fazla, çile çektim, hiç ama hiç, sitem etmedim.


Profesör doktor oldun, hem’de üç dil öğrendin.
Dünya’yı dolaştın, konferanslara katıldın.
Biz bu şehirde, senin için, çalışıp çabalarken.
Seyyah gibi dolaşıp, bilgine bilgi kattın.


Çatal, bıçak, peçete’yle , yemek ,yemek öğrenilir.
İnsan isterse, üç değil, on üç dil birden öğrenir.
İçinde, alçak gönüllülük, hoş görü, yoksa eğer.
Ağzıyla kuş tutsa, eksi puan verilir.


Bana sitem etme çocuğum, ben seni severim.
Başına, ufacık zarar gelse, en çok ben üzülürüm.
Kibirli sözlerin, kalbimi, onurumu kırsa’da.
Sabırla dua eder, düzelmeni beklerim.


Bana sitem etme çocuğum, seni çok seviyorum.
Aslını inkar etsende, bir şey değişmez biliyorum.
Sana, her şeyimizi cömertce verdik, harcadık.
Yine’de bir eksiklik kalmış, üzülüyorum.


Bana sitem etme çocuğum, sen’de suçlusun.
Bazı şeyleri , iyi anlayamamış, kulak tıkamışsın.
Çağdaşlık uğruna, avrupada dolaşırken.
Özünü unutup, kötü huylar kapmışsın.


Ben sana, ilk önce, sevgiyi, saygıyı öğrettim.
Kibirli değil, alçak gönüllü olmayı, öğrettim.
Karşına gelen bir insan, ne kadar cahil olsa.
Allah rızası için gülümse, kalbini kırma dedim.


Senin’de çocukların var, daha büyüyecek.
Senin geçtiğin yollardan, düşe kalka geçecek.
Her sıkıştığında, elbet senden yardım isteyecek.
Unutma’ki boynuz kulağı,her zaman geçecek.


Dilerim çocukların büyür, iki üniversite bitirir.
Senin gibi üç değil, altı lisan birden öğrenir
Çok sevilen, sayılan, bilim adamı olur.
İlk önce, anaya, babaya, sitemsiz saygı gösterir.


Sevgi , her yaşta sevgidir, değişmez.
Saygı her yaşta saygıdır, değişmez,
Dünya’yı dolaşsan, kütüphaneyi’de yutsan
Sevgi anlayış yoksa, hiçbir işe yaramaz.


Avrupa şimdilik,teknoloji’de ilerde.
Bizde,sevgi, saygı,hoşgörü, Allah korkusu önde.
Avrupa’da çok zengin olan, asilzade
Bizde ise, aslını inkar eden, haramzade.


Bana sitem etme, senin gibi tahsil yapan çok.
Senden daha zeki, daha akıllı, beş dil bilenler çok.
Çağdaş olmak için, öz benliğini unutanlar çok.
Bu dünyada yaptığıyla övünen, (ODUN) lar çok.


Seni sitemkar yetiştirmişsem, ben sorumluyum.
Ben öğretmiş’te, sen öğrenmemişsen, sen sorumlusun.
Benim vicdanım rahat, gönülden huzurluyum.
Senin çocukların’da, sitemkar olacak diye, kuşkuluyum.


Sakın ha! Borçluyum sanıp, kapıma gelme
Emeklerimiz için gelip, hal, hatır sorma.
Sen bize, Allah’ın bir lütfusun, yalnız ona borçlusun.
Çocuklarını, Allah’ın istediği gibi yetiştirmeğe, mecbursun.


Bana sitem etme çocuğum, ben senin baba’nım.
Ben onurlu insanım, haddi’mi çok iyi bilirim.
Hareketlerimi, davranışlarımı, hatalı bulsanda.
Ben seni ve aileni, yine’de çok severim.