4
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1157
Okunma
Ey! derviş, ermek var mı ölmeden
Ya da, ölmeden ermek
Tanırım seni, sen de beni tanı alnımdaki izden
Bilirsin, söz büyük yerden
Taşların sırrı oynayan ellerde mi
Oyan ellerde mi
Çakıl taşlarıyla nasibi olmayan,
Taş yüreklilerde mi
Elmas da bir taş unutma
Hem de en sertinden
Ey! hırkasız asasız derviş
Aşkın yenisinden dem vuruyorsun
Eskisi olmayanın yenisi olur mu
Doymak bilmeyen ruh mu beden mi
Sen hiç yoktun aslında
Hayallerin bile yoktu peşine düşeceğin
Beterin beterini duyduğunda anladın ki
Taş bebekler değilmiş oynadığın
Ellerin kanayınca anladın acıdığını ruhun
Tek başına da değilsin ki bu oyunda
Taşa ruh yüklüyor,
Sonra da vuslat ruhta diyorsun
Bak akrebin zehrinde şifa...
Ruhu bedenden soyma
Ruhun kanatları var uçarsa
Bedenin de ayakları var koşar, unutma
Soyma bedeni ruhtan
Ey! derviş, örtücü geceyi gündüzden ayırma
Kalemin de, kelamın da sır değil bilesin
Dervişim, sadece der misin
Yoksa hem der hem derer misin
Neyden alıyorsan ilhamını
Ney’e üfle sadece...
5.0
100% (6)