1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1348
Okunma

Hayatımın ilk yıllarından itibaren
beni hatadan hataya sürükleyen hatayı da
düşünerek
sana kurduğum saatleri kırdım attım denize
kaldırdım düşüncemin üstündeki perdeyi
ve sonra koştum alacakaranlıkta caddelerde
Musa’nın asası yoktu ellerimde
ellerinde tahta atı çocukluğumun
ellerimde büyük boşluğu
yokluğun.
Şarkın esrik
ve yorgun bakışları var gözlerimde
dinlediğim şarkılarda
hüzün
sis ve duman var önümdeki köprüde
bir türlü geçilmiyor olsada
içimde kan ağlayan bir münadi
saklı dururken
bana ait bir gülümseme var yüzümde
omuzlarımda Âdem’den kalan
ağır yük.
Her gün bir yanımı götürür zaman
vaveyla ile karışık sesim
çarparken
önüme çıkan duvarlara…
Ahmet Selim GÜL