Mıh gibi, haince saplandın yüreğime
Birde için de büküp, döndürtürünce
Kahırların içine, doladın
Hicranları sokup koydun, sevgilerimin dibine
Bu hırsın da, ne
Ve kime?
İğliğin görkemi, çıkınca yerinden
İyiliklerimi, kor oluşta dolandırdın
Burarak gönlümü
Hayat damarımı çatlattın

Seni tüm ruhumla, özlemlerle sarmışken
Nankörlüğün zevkle, çöreklendi
El yordamıyla beklerken yüreğim cennet çiçeklerini
Sımsıkı tutmuşken batakta ki, yanık ellerini
Dikenlerin sardı, her bir yanımı
Ah gönül, ah!
Kan akıyor içimden, kan!
Dönmez çarklara da, bu ferman şart mıydı?

Cemrelerim neden ki, hiç düşmezler
Ekmeğimin tuzu mu yok, yoksa ben mi bilmiyorum?
Kıymetim nedense, hiç bilinmedi?
Her el atığım
Yok, etti; varımı yoğumu, bana revamıydı ki bu
Yuvarladı;
İçteki boşluğuma, beni boğarken çıkarlarının hışmıyla

Anlamsız ufuklara koşan, bu çabalar nedir?
Nereye ve ne kadar
İnatla bütünleşen bilinçsizliklerin sürükleyişte, çekti seni bataklığa
An içinde, işte bitti de gitti zaman
Budandım yokluğa
Ha yaşamışım, ha da yaşamamışım
Sonun da boğaza oturan, hüsran acısı olduktan sonra

Dön de dur istersen, feleğin hırs çarkında
İstersen ağla!
Döğün de dur, dizlerinin romatizmasına sarılışta
Ben yoğum, artık!
Gözlerimin içinde, parlayarak
Sana doğru, coşkuyla akan sevgilerim de yok
Kör düğümlerin kapattı, tüm istemleri mi aniden
Karnım tok, yalanlarına
Bir şeyler söküldü de, birden gittiler içimden

Zaman kıssa, zaman aralıkları çokça dar
Sığamıyorum anlara
Giden gelemez ki, bir daha hiç geriye
Duman oluşta kaçtı göklere, tüm güzelliklerim
Ah ki, ah!
Kopan şey, o kadar büyük ki
Ne kaldı ki, geride
Salkım saçak sarmışken, sevgide benliğimi duygular
Şimdi soğuk bir boğa yılanı gibi, sıkıyor durmadan bedenimi
Donuşlar da, bunalıyorum
Kemiklerim de, tek tek kopuşta da, hep çatırdıyorlar…





(02.05.2012) AZAP…





DOST GÖNÜLDEN İNCİLER:


03 Mayıs 2012 Perşembe 00:22:11

Bir hançer sapladın değer yargılarımın ortasına,
Özlettin, seyyah ettin beni en masum çağlarıma.
O şeytan kınasına gebe, taş üstünde pürüzler,
Rüya misali kaybolup gittin sabah olunca.
Kimlik sorgulaması bu nihayet, haberin var mı!
Hangi kaptan bulmuş, yelkenlerine beklediği rüzgârı!
İki damla yaşın bile deryaların tuzunadır özentisi,
Öyle bir diyar ki en güzel renkleri gizlemiş dağın karı! 02.05.2012-Ahmet BOZTAŞ