daldım efkara ellerim şakağımda
vatanım senin hallerin bir garip
Fatih posterin asılı duvarımda
senin yaşındaki gençlerin bir garip


mehteran çalıyor bozuk plağımda
haydi bre sesleri çınlar kulağımda
Ulu batlı Hasan surların saçağında
şimdi fethettiğin İstanbul un garip


senden sonra üç kıta inan ağlıyor
beyhude kıyılan canlar yürek dağlıyor
üç kuruş için topraklar satılıyor
atamızdan yadigar Anadolu’n garip


ilim için değil filim için yaşıyoruz
gönülleri değil bayraklar yakıyoruz
dostla meram değil Chat yapıyoruz
o eski ahilikler, loncaların garip


üst katta düğün havası atar göbeği
alt kattakinin altındaki ölüm döşeği
insanlık değil ona bir dost köpeği
odalarda yakılan ocak başların garip


gelir mi Alparslanlar yine Anadolu fethine
Fatihim gider mi hesap sormaya Kenan eline
Atatürk’üm geçer mi ki bu milletin önüne
şimdi misakı millilerin istiklal harplerin garip


uyuştu beyinlerimiz lüks hayat diye diye
tarhana çorbası değil pizzalar yiye yiye
depresyona geldik illa moda giye giye
vatanım için çarpışan urbaların çarıkların garip


öyle duyduk hep dün dündür bugün bugün
unuttuk geçmişimizi sonunda gelde öğün
Fatihim,Atam, Mehmet Akifim döğün döğün
uğruna yazılan istiklal marşların garip


parça parça lime lime olduk birliğe kim gele
azıcık düşün bizi bu hale koyan kim hele
bakalım gayri uzaklara gelin güle güle
vatanım üzerinde uçuşan kuşların garip


karakalemim sen yazdıkça usanmaz mısın
ey! gençlik atalarına baktıkça utanmaz mısın
kalk bak aynaya o saçlarınla taranmaz mısın
beni maziye götüren kırık aynaların garip

BİLAL TEKİN (SIRLISES)