0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1090
Okunma
Ölümün islak gözyaşlarıyla uğurlanırken sonsuzluğa
Yalnızlığın nedemek olduğunu o zaman anladı ruhum
Bir ben birde doymak bilmeyen toprak...
Küçük canlılara yuva bir beden, tutsak bir sen
Kimler gitti de dönmedi ne var orda bilinmez
Özledim onu gelsede giderim hiç birşey demeden
Gelir gider insan ne zanediyor kalacakmı ebed
El sallarken yolculara dur bak söylim
Sensin belki yolcu olan indirmeden elin
Başına değer kıymetsiz ama esir eden
Kıvranırken kozadaki tırtır gibi
El sallayıpta gider sevenler
Kurtulmak imkansız emir var gökten
Atomlar parçalanır toprak doya doya emer
Bilseydim gideceğini senden önce giderdim
Yoklardım en acımasız yolları
Baba can sana benden sana can
Sen gittin kaldı bana yarım can
Keşke uğrasada bana gelsem
Doya doya sarılıp uzunca yatsam