3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2249
Okunma

Uzun saçlı ateşlerde yandı hayallerim
hangi dala tutunsam yapraklar üşüyor
sonbahara düşüyor gölgem
devrilmiş ağaçlar gibi duruyor boynum ey hayat
tutunduğum dallar kırık
çıktığım yollar tutulmuş
ne yana dönsem deli rüzgar sarhoşluğu
ne yana dönsem uçurum boşluğu
bütün mevsimler sonbahar
bütün ayrılıklar kar
mazide kaldı gülücükler
gülüşler yetim şimdi
hayaller yıkık
düşler yetim
gelme ey yar
ey sevdalı mevsimlerin ipek saçlı kızı
Gülbahar
gelme
kurudu yoluna diktiğim bütün fidanlar
Ben uzak dağbaşlarında ürpererek açan papatyayım
her koklayış bir sancı, her dokunuş bin acı
hasret bulutları gözlerimin içinde duman duman
sis olup ağıyorum uçurumlara her gece
ayazlara, fırtınalara sarılıyorum
yaprak yaprak savruluyorum sokaklara
kirpiklerimde saklasam da ayrılıkları
bıçak olup yüreğime saplanıyor her damlada...
Her gece yıldızlarla dertleşiyorum
rüzgarlara anlatıyorum seni sevdiğimi
sulara, ırmaklara, anlatıyorum özlemlerimi
kirpiklerimden süzülen damlalar sızlatır yüreğimi
oturup ağlarım nisan yağmurları gibi...
gelme ey yar
ey yaralı mevsimlerin yağmur saçlı kızı
Gülbahar
gelme
çürüdü içimde beslediğim nazlı gelincikler
söyle ey rüzgarın sesi uçurumlar saklar mı yaraları
dallar da ağlar mı sonbaharda tufanlar kopunca
yaprak yaprak düşüyorum hayattan işte
çözülmüşüm, dağılmışım, üryanım üşüyorum
ne yana dönsem sonbahar
ne yana dönsem uçurum yaraları
şimdi başımda kar
dalımda rüzgar
gelme ey yar
ey sevdalı mevsimlerin yalnız kızı
Gülbahar
gelme
gelsen
duvarlarım yıkık
kapılarım kapalı giremezsin
silindi adına yazdığım bütün şiirler
Dört yanım riya
dört yanım ihanet
her gün bir kahpelik vurur sırtımdan beni
bu yüzden dinmiyor kanaması kalbimin
yaz bitti şimdi kış, başımda kar
gelme kapıma ey sevdalı mevsimlerin nazlı kızı gülbahar
yok artık başka bir bahar
göz yaşımı yanağımda tutup,
susmak kırgınlıksa susuyorum işte
mühürleyip dudağımı
çığlığımı lâl eyleyip
bir dağbaşı ıssızlığı gibi susuyorum
ağzı var dili yok biriyim şimdi
güz kokulu şiirlere karıp özlemlerimi
yaslanıp hüznün tenine
kırılgan bakışlarında bir yetimin,
suskunluğum akıyor şimdi yaralı denizlere
gelme ey yar
ey karlı dağların, uzak limanların yalnız kızı
Gülbahar
gelme
kimse söylemiyor artık,
unutuldu adına bestelediğim türküler, şarkılar
......./
Gelirsen hüzünlerime gel, özlemlerime
gül dudağının yamaçlarında barındır beni
dize eyle bir şiire
al sinene beni sar beni
kirlenmemiş bir sevginin kundağına sar
acılarımı acılarına kat
sakla hüznümü bulutlarında
ben sustum sen anlat dünyaya acılarımı...
Nuri Can
www.nurican.com
5.0
100% (5)