2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
859
Okunma
Islak güneş
yağmur çiseliyor hafiften
bir terennüm...senden bahsederken...
sen renklerine ayrılmış gülümseyen bir gökkuşak
gecenin ortasında
bense sana doğru açılan mahzun bir başak
zaman arasında
kırılmasın diye dudakların
gözyaşların incinmesin için
kirpiklerin akmasın yüzüne, yeryüzüne
sen gökyüzüne uzanan beyaz bir çiçek
bense seni koklamaya çalışan yorgun bir kelebek
her dem seninle duamda
yaşam uzaklaştı buralardan
kervan geçti çölden ağırdan ağırdan
toprak artık hazan
kapladı ben/liğim/i üşüyen rüzgarlar çoktan
şimdi sadece iki şey kaldı ortada
sen kafdağının ötesinde ağlayan siyah bir lale
örümcekler karşısında
bense korku ve ümit içinde kıvrılan ve uzayan bir şelale
anka kuşundan yoksun
ama olsun
ne çıkar bundan
kimbilir belki bir karınca misali yarıyolda kalan
ya da sonsuzlukta vuslata ulaşan
yeter ki sen ağlama
sana dokunmasın siyah eller
ölüm asumane bana
saçların ağarmasın bahar ülkesinde
sen yoz ruhların ürküntüsü ol
5.0
100% (2)