1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1146
Okunma
Bahâr nev’inden
bir leyl a güzel !
Ketmetme efsûnunu şehrin
İnmez yağmurun yalın dudaklara
alınmaz hiç bir
yâhut bir
lâhza idi yokluk
varlığa gebe
kaç damlayı fehmetti gönül
kaç damlayı fethetti
gözden
de gitti
uzun soluklu bir düşün koynunda sabahlayan gece gibi
de gitti
yâhut bitti
ya istemeyi istetmeseydi ?
zâhir istetti de öyle kabul etti
en gizliyi
gizi
d î l /in /de / rû / n u n / daki izi
yâhut de/di ki
lûtfeyle yakîn kıl bizi !
/.
Nâz Revâ Nur
5.0
100% (8)