0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
2216
Okunma
bir düşü bağırıyordu,
çocuğun ürkek gözleri.
bir güvercin kanadıydı bu düş,
kirlenmiş, kirletilmiş, rengi yitip gitmiş...
kanadı kırık, bembeyaz bir düş’tü.
öldüresi her acıya şahitti,
hüzünlü gecelere gebeydi ürpertisi
cezaydı, hapisti, işkenceydi, ’kara’ yazgısı
ve prangalıydı ayakları, elleri ve dili..
ve zulümdü
ve ölümdü
ve gözyaşıydı..
çocuğun bağırdığı...
ve öylece ağladığı, durmadan...
soykırıma uğramış kelimeler de,
fail belli! cinayetlere uğramış tutsak gülüşler de,
türküsü ya’saklanan da,
masum çocuğun gözlerindeki düş’üydü..
filmi acıklıydı bu düş’ün
ölü çocuklar doğuruyordu, durmadan
ve umutları kürtajlarda boğduruluyordu ,
ötesi yara, berisi kan, kendisi acıydı...
bir güvercin kanadıydı,
kırıktı, yaralıydı...
kirden rengi tanınmayan bir tutsaklıktı,
bembeyaz...
adı ’barış’tı bu düş’ün
neden adıyla yaşamasın bir düşün?
ve ben ’ölüm’ metrajlı bu düş’ü
’kürtçe’ seyrediyorum...
ağlayarak...
şahin öner/
5.0
100% (1)