sayki çiğerimden düştü, yeni tava gelmiş porselen fırını
kişilikten örnekler sunmak gayretinde
sıcaklığı homojenliği kadar tabii
farklı zamanlarda farklı yerlerde ısıtır hayatı
güneşin aldığı gözün
avareliğinde kamaşır gözetleme deliğinden bakan
kabul ettirebilirliği kadar pişebilme alışkanlıkları
manasını yansıtır ustasına
.
ben bu renkle dolaşırım dünya köşemde
gece ararsan siyah’ı insan yüklü bulursun rengi
kıpkırmızı bir gecede kabe karası gözleri hırs dolu
işlerim ustalığımı buram buram
bir yandan sana bakar, bir yandan enginlere
meyve dolu tezgahlar, çamiinin mimber rengiyle uyuşur
biri vaaz ile coşar, diğeri pişmeye vakit öldürür kendi ortamında
tek benzerliği ateşin cehennem bölgesi
cüzdan içindeki paraya hasretliğimiz, ve aşka
geçim olmasa daha bir malzeme esirgemez insan
.
nafile helal kalmadı, sanal fakirin parasında
kuraklık suyu tüketti, buzullardan destekli dünya
toprağın beş karış altından kömür üstü kil çikar
silisle birleşen kuarts karışımıyla madenlerden işlenir çinilerim
kızıl günlerde tam çöl ortasında
sarı kumlarla temizler ustası
çamiinin mihrabında açar, kobalt mavisi ve turkuaz renkli;
lale gibi güllerim
kokuyu sunar adeta
akıldan hatırasını çıkarıpta hatırlayabilen için
.
bak dostum bütün bunlar günü tersine çevirmiyor
ters açan laleler mahzunluğu
çark dönüyor olanca hızı ile
annem, dualarında anlatırdı hep
tanrının sözleri insan yakıtlı cehennemden
fil kulaklı yapraklı, muhteşem cennet
fırça darbeleri bezeli masmavi bin derecelik fırınlarda pişmiş
porselen tabaklarda resimler
haber eder cennette çiçek
duvarın dibinden kubbenin ucuna kadar
topraktan
yinede renklerde yeşil bitmez, koyu yeşil olma korkusuyla yaşlanır
dağlık ova çevresinde, kazma sallar ufuklara madene iyi hamurluk
sudeler şelaleydi rengarenk yamaçtan aşağılara..
güneşin renginde alacalaşır sanatım
.
atalarımdan kalma merakımın içi
dışı gibidir rengarenk çiçekler turkuaz renkli masmavi ve siyah
perçem kesmiş dizilirler kıvrak zannımın portreleri
beni anlatır ceddimden dağlar yaranlar
duvarları süsler aşkım
boy gösterir cakasını satıp
minyatür resimlerim
dünyanın bir ucunda, pişirmiş fırın edasıyla
sevgim fışkırır sımsıcak günler boyu
olanca hayranlığıyla
cakasında türk kokar
atlattığı badirelerinde..



..