...

müthişti... diyor ve

iki gözüme iki kurşun
biri ıska geçse ötekisi küssün... diye ekliyorum...

GÖZLERİMDE İKİ KURŞUN

Gözlerimde iki kurşun,
İki yaralı hançer;
Sevmek dediğin ölüm,
Göçüp gitmek sonsuzluğa;
Kozasından çıkmış
Yeni doğmuş bir bahar,
Kanatlanıp uçmak ister,
Kendi aklınca…

Gözlerimde iki kurşun
İki yaralı hançer,
Hangi baharı tutsam,
Kanatları kalır ellerimde…

Gece, yaslanılacak bir omuz,
Her aşk biraz da yalnızlık,
Hatıra dediğin şey,
Gözyaşına benzer
Ve her yalnızlık;
Yaslanacak bir omuz bulduğunda
Doyasıya ağlamak ister.

Gözlerimde iki kurşun
İki yaralı hançer,
Hangi hatırayı tutsam,
Kuruyup gider ellerimde…

Düşe kalka geçen zaman,
Akrebin kıskaçları zehir;
Sırrı dökülen aynalar,
Bıçak sırtında yaşar umutlarım.
Bizim gibisine sevmek,
Bayat bir ekmeği
Taze suya bandırıp da yemek!

Gözlerimde iki kurşun
İki yaralı hançer,
Hangi ekmeği ısırsam
Dişlerim, dişlerim dökülür ellerime…

Ertuğrul Adem Karışan

Şiir güzeldi, duru bir anlatımınız var, kutluyorum şairini ( Zehir akrebin kıskacında değil, iğnesindedir.Ve iğneyede alt tarafındaki zehir boğumundan gelir.) şiir yolunda başarılar diliyorum.Yunus diyarından selamlar.