8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1799
Okunma

BAŞLIKSIZ ŞİİR
doğmamış güneş vurdu yorgun başıma,
bilgi hazinesi başımı aldılar beyaz martılar
yitik okyanuslara daldılar,
aydınlık kafalarına boşaltıp içini
gök kuşağı renkli çiçeklerle sarmalayıp
kayıp uygarlıklar arasına aldılar.
güneş aydınlığında,
aradılar taradılar,
yitik başı bulamadılar,
alaca karanlıkta , umutsuzca
aradım acele , kayıp başımı
telaşla bulamadım,
antik dehlizlerin izbe köşelerini
bilişim suçlusu loş koğuşları
kapalı göz yordamıyla
şaşkınlıkla taradım,
yitik başımı
bulamadım.
asırlara meydan okuyan
kesik başlı granit Hitit anıtı yanına koydular,
başın nerde diye sorguladı;
karşısındakinin kim olduğunu görmeyen
ANADOLU’da yüce tapınaklarda yaşayan
adalet dağıtıcısı kör ilahe antik NEMESİS,
farkımı fark etti
çiçekler arasında okyanuslar altında
antik dehlizlere konan yitik aklım
beraat etti.
başsız insanın adı ,
başlıksız şiirin tadı olmaz dedi
ilahe kör yargıç NEMESİS,
YİTİK BAŞ
koydum şiirimin adını,
bir daha okudum
aldım tadını…
YAHYA AKSOY
NEMESİS: Antik çağda ,kutsal dağlarda,yüce tapınaklarda yaşayan,izmir’de (Smyma) basılan paralara taklidi zor/kalpazanlığı önler diye resmi basılan,adalet terazisini kullanırken tarafsızlığını korumak için gözlerini kapatan ve adalete uygun karar veren,örnek alınması gereken bir yargıç...