Dinle beni kazma sapı! Dolaşma hiç kapı kapı, Size sunduk koca Gap’ı, Söyle daha ne istersin?
Yarışlarda atınız var, Ankara’da katınız var, Akdeniz’de yatınız var, Selo daha ne istersin?
Çayırlarda ot biçtiniz, Ayran değil kan içtiniz, Çankaya’ya eriştiniz, Ulan daha ne istersin?
Oğul veren arınız var, Beyoğlu’nda barınız var, Üç beş tane karınız var, Maho daha ne istersin?
Libasdan olsa abanız, Boşa çıkacak çabanız, Şimon Peres’dir babanız, Hamo daha ne istersin?
Cennet yaptılar ilini, Haydi oyna tak zilini, Konuşursun ÖZ dilini, Ulan daha ne istersin?
Turizime el attınız, Lüks otellerde yattınız, Esrar eroin sattınız, Miro daha ne istersin?
Kıydınız hep sivil cana, Doymadınız daha kana, Meclistedir Leyla Zana, Sülo daha ne istersin?
Kalleşlik dolmuş içiniz, Dağda dolaşır keçiniz, Ferrari sürer piçiniz, Hamo daha ne istersin?
Remzi der ki; uyup çağa, Bizde mi çıkalım dağa, Anan baban köyde ağa, Söyle daha ne istersin?
Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Adı ile hiç uyuşmayan bir vatandaş(necip), ağzına almış küfür ve hakaretleri saldırıyor. Hemde büyük küçük demeden. Nerden çıktı bu(yırtık bir yerden çıkmış gibi). Şair şiir yazmış, okuyucu yorumluyor. Yani iki kişi edep ölçülerinde sohbet ediyor. Üçüncü kişilere ne yapmak düşer bu gibiler bilmiyorlar ki fırlıyorlar ortaya. Böylelerinin mesajını yönetim niye görmez ki. Biz de onun seviyesine inip ermeni uşağı, rus piyonu, Avrupa colisi mi diyelim. Lütfen yönetim böyle tertemiz şiir, edebiyat ve edeb platformuna bu gibi varlıklara yer verir anlayamadım. Dünyada hukuk, ahirette de kula hakkı bu ve savunduklarının yakasına yapışacaktır.
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
şşiriniz baştan sona haklı. bazen insan sukunetini bozası geliyor cığlıkları ile şiire yazılan yorumlarıda okudum herkes ayni dertden muzdalip ama hep birilerine çatıyoruz birilerinden bekliyoruz hiçkimse hendine soruyormu ben bu insanlar için ne yaptım?bunlar böyle doğmuyor tabiki bizler o bölgeden bir evlat kurtara bildikmi? hiçbirşey yapamıyorsak bile kalben buğuz ettikmi? birde oradaki anaların ızdırabını duysalar bukadar çözümün kolay olmadığını görürler. orda hakkı ve hakikatı bilen yeni nesiller yetiştirmek lazım.
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
necip salacan tarafından 10/10/2011 1:53:57 PM zamanında düzenlenmiştir.
necip salacan tarafından 10/10/2011 2:02:38 PM zamanında düzenlenmiştir.
bütün bir milleti en baştan utanmadan zan altında tut, sonra da sıkışınca kardeşlikten,birlik beraberlikten dem tut...sen zulmünü yapacaksın, kökümü kazıyacaksın, beni yok etmek,asimile etmek için ne gerekiyorsa yapacaksın, varımı yoğumu elimden alacaksın, namusumu ırzımı beş paralık yapacaksın ve ben senin yaptığın zulme senin yaptığın şekilde karşılık verince suçlu ben öyle olacağım öyle mi? ....geçeceksin bunlar efendi geçeceksin!...o *oku onlar yemeden önce düşünceklerdi, bir *ok yemeye kalktılar ağızlarına yüzlerine bulaştırdılar, şimdi de ceremesini bizler çekiyoruz...sen önce devlet terörünü aşağılayıp kına bana gelene kadar çok kurum ve şahıs var.
bütün bir milleti en baştan utanmadan zan altında tut, sonra da sıkışınca kardeşlikten,birlik beraberlikten dem tut...sen zulmünü yapacaksın, kökümü kazıyacaksın, beni yok etmek,asimile etmek için ne gerekiyorsa yapacaksın, varımı yoğumu elimden alacaksın, namusumu ırzımı beş paralık yapacaksın ve ben senin yaptığın zulme senin yaptığın şekilde karşılık verince suçlu ben öyle olacağım öyle mi? ....geçeceksin bunlar efendi geçeceksin!...o *oku onlar yemeden önce düşünceklerdi, bir *ok yemeye kalktılar ağızlarına yüzlerine bulaştırdılar, şimdi de ceremesini bizler çekiyoruz...sen önce devlet terörünü aşağılayıp kına bana gelene kadar çok kurum ve şahıs var.
Daha agalarin boyundurugunu cikaramayan,ermeninin, yunanin, siyonistlerin, vesair dangalaglarin taseronlugunu yapan,beyin hücrelerine kadar satilmis, sebi katillerini savunuyorsaniz sana insan degil hayvan bile diyemiyecegim Vaktiyle haksizlik edildi diye cocuk katilimi olman gerekiyor Benimde ilim sapka giymedi diye topa tutuldu Dedelerim vuruldu, Kuran okutuyorlar diye mezardan cikarilip ipe cekildiler. bunlari Türk milleti adina yapanlarda sizin satilmis pkk lilerle ayni efendilerin oyuncagiy<di Türk milletine oynanan oyun Dünyada hicbir millete oyananmadi Koskoca osmanliya soy kirim yapildi Bende senin gibi silahami sarilayim`` SArilsak hainlari senin zihniyetinin üzerine koyar köklerini birayda kaziriz Fakat asla asla alcaklarin yaptigini masumlara yapamayiz Kürtü, Türk ,Lazi Cerkezi kardestir Ihanetciler, kaba kuvvete basvuranlar kallestir. inaniyorsak Allah`in hükümlerine sarilalim Onun kanunlarindan baskaya boyun egmiyelim! Irkicilik belasini ayagimizin dibine alalim. Yoksa Kukla olmaya devam
bütün bir milleti en baştan utanmadan zan altında tut, sonra da sıkışınca kardeşlikten,birlik beraberlikten dem tut...sen zulmünü yapacaksın, kökümü kazıyacaksın, beni yok etmek,asimile etmek için ne gerekiyorsa yapacaksın, varımı yoğumu elimden alacaksın, namusumu ırzımı beş paralık yapacaksın ve ben senin yaptığın zulme senin yaptığın şekilde karşılık verince suçlu ben öyle olacağım öyle mi? ....geçeceksin bunlar efendi geçeceksin!...o *oku onlar yemeden önce düşünceklerdi, bir *ok yemeye kalktılar ağızlarına yüzlerine bulaştırdılar, şimdi de ceremesini bizler çekiyoruz...sen önce devlet terörünü aşağılayıp kına bana gelene kadar çok kurum ve şahıs var.
bütün bir milleti en baştan utanmadan zan altında tut, sonra da sıkışınca kardeşlikten,birlik beraberlikten dem tut...sen zulmünü yapacaksın, kökümü kazıyacaksın, beni yok etmek,asimile etmek için ne gerekiyorsa yapacaksın, varımı yoğumu elimden alacaksın, namusumu ırzımı beş paralık yapacaksın ve ben senin yaptığın zulme senin yaptığın şekilde karşılık verince suçlu ben öyle olacağım öyle mi? ....geçeceksin bunlar efendi geçeceksin!...o *oku onlar yemeden önce düşünceklerdi, bir *ok yemeye kalktılar ağızlarına yüzlerine bulaştırdılar, şimdi de ceremesini bizler çekiyoruz...sen önce devlet terörünü aşağılayıp kına bana gelene kadar çok kurum ve şahıs var.
Daha agalarin boyundurugunu cikaramayan,ermeninin, yunanin, siyonistlerin, vesair dangalaglarin taseronlugunu yapan,beyin hücrelerine kadar satilmis, sebi katillerini savunuyorsaniz sana insan degil hayvan bile diyemiyecegim Vaktiyle haksizlik edildi diye cocuk katilimi olman gerekiyor Benimde ilim sapka giymedi diye topa tutuldu Dedelerim vuruldu, Kuran okutuyorlar diye mezardan cikarilip ipe cekildiler. bunlari Türk milleti adina yapanlarda sizin satilmis pkk lilerle ayni efendilerin oyuncagiy<di Türk milletine oynanan oyun Dünyada hicbir millete oyananmadi Koskoca osmanliya soy kirim yapildi Bende senin gibi silahami sarilayim`` SArilsak hainlari senin zihniyetinin üzerine koyar köklerini birayda kaziriz Fakat asla asla alcaklarin yaptigini masumlara yapamayiz Kürtü, Türk ,Lazi Cerkezi kardestir Ihanetciler, kaba kuvvete basvuranlar kallestir. inaniyorsak Allah`in hükümlerine sarilalim Onun kanunlarindan baskaya boyun egmiyelim! Irkicilik belasini ayagimizin dibine alalim. Yoksa Kukla olmaya devam
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
bütün bir milleti en baştan utanmadan zan altında tut, sonra da sıkışınca kardeşlikten,birlik beraberlikten dem tut...sen zulmünü yapacaksın, kökümü kazıyacaksın, beni yok etmek,asimile etmek için ne gerekiyorsa yapacaksın, varımı yoğumu elimden alacaksın, namusumu ırzımı beş paralık yapacaksın ve ben senin yaptığın zulme senin yaptığın şekilde karşılık verince suçlu ben öyle olacağım öyle mi? ....geçeceksin bunlar efendi geçeceksin!...o *oku onlar yemeden önce düşünceklerdi, bir *ok yemeye kalktılar ağızlarına yüzlerine bulaştırdılar, şimdi de ceremesini bizler çekiyoruz...sen önce devlet terörünü aşağılayıp kına bana gelene kadar çok kurum ve şahıs var.
Daha agalarin boyundurugunu cikaramayan,ermeninin, yunanin, siyonistlerin, vesair dangalaglarin taserönlügünü yapan,beyin hüsrelerine kadar satilmis sebi katillerini savunuyorsaniz sana insan degil hayvan bile diyemiyecegim Vaktiyle haksizlik edildi diye cocuk katilimi olman gerekiyor Benimde ilim sapka giymedi diye topa tutuldu Dedelerim vuruldu, Kuran okutuyorlar diye mezardan cikarilip ipe cekildiler. bunlari Türk milleti adina yapanlarda sizin satilmis pkk lilerle ayni efendilerin oyuncagiy<di Türk milletine oynanan oyun Dünyada hicbir millete oyananmadi Koskoca osmanliya soy kirim yapildi Bende senin gibi silahami sarilayim`` SArilsak hainlari senin zihniyetinin üzerine koyar köklerini birayda kaziriz Fakat asla asla alcaklarin yaptigini masumlara yapamayiz Kürtü, Türk ,Lazi Cerkezi kardestir Ihanetciler, kaba kuvvete basvuranlar kallestir. inaniyorsak Allah`in hükümlerine sarilalim Onun kanunlarindan baskaya boyun egmiyelim! Irkicilik belasini ayagimizin dibine alalim. Yoksa Kukla olmaya devam
senin zihnin kirlenmiş, çirkini güzel görecek kadar... zaten bilgi ve birikiminiz sıfır denecek kadar az, önünüze gelen şiire de "kutlarım,güzeldi, aman efendim böyle şiiri kim yazabilir sizden başka" türünden edebiyattan, eleştiriden uzak pofpoflayıcı cümleler kullanırsınız...niye? belki döner sana da yazar diye...24 yaşında bir delikanlı olarak sizleri insanlık değerleriyle değerlenmeye davet ediyorum...insan olan, hakka ve haklıya karşı zulmü alkışlayamaz...
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
bütün bir milleti en baştan utanmadan zan altında tut, sonra da sıkışınca kardeşlikten,birlik beraberlikten dem tut...sen zulmünü yapacaksın, kökümü kazıyacaksın, beni yok etmek,asimile etmek için ne gerekiyorsa yapacaksın, varımı yoğumu elimden alacaksın, namusumu ırzımı beş paralık yapacaksın ve ben senin yaptığın zulme senin yaptığın şekilde karşılık verince suçlu ben öyle olacağım öyle mi? ....geçeceksin bunlar efendi geçeceksin!...o *oku onlar yemeden önce düşünceklerdi, bir *ok yemeye kalktılar ağızlarına yüzlerine bulaştırdılar, şimdi de ceremesini bizler çekiyoruz...sen önce devlet terörünü aşağılayıp kına bana gelene kadar çok kurum ve şahıs var.
Daha agalarin boyundurugunu cikaramayan,ermeninin, yunanin, siyonistlerin, vesair dangalaglarin taserönlügünü yapan,beyin hüsrelerine kadar satilmis sebi katillerini savunuyorsaniz sana insan degil hayvan bile diyemiyecegim Vaktiyle haksizlik edildi diye cocuk katilimi olman gerekiyor Benimde ilim sapka giymedi diye topa tutuldu Dedelerim vuruldu, Kuran okutuyorlar diye mezardan cikarilip ipe cekildiler. bunlari Türk milleti adina yapanlarda sizin satilmis pkk lilerle ayni efendilerin oyuncagiy<di Türk milletine oynanan oyun Dünyada hicbir millete oyananmadi Koskoca osmanliya soy kirim yapildi Bende senin gibi silahami sarilayim`` SArilsak hainlari senin zihniyetinin üzerine koyar köklerini birayda kaziriz Fakat asla asla alcaklarin yaptigini masumlara yapamayiz Kürtü, Türk ,Lazi Cerkezi kardestir Ihanetciler, kaba kuvvete basvuranlar kallestir. inaniyorsak Allah`in hükümlerine sarilalim Onun kanunlarindan baskaya boyun egmiyelim! Irkicilik belasini ayagimizin dibine alalim. Yoksa Kukla olmaya devam
senin zihnin kirlenmiş, çirkini güzel görecek kadar... zaten bilgi ve birikiminiz sıfır denecek kadar az, önünüze gelen şiire de "kutlarım,güzeldi, aman efendim böyle şiiri kim yazabilir sizden başka" türünden edebiyattan, eleştiriden uzak pofpoflayıcı cümleler kullanırsınız...niye? belki döner sana da yazar diye...24 yaşında bir delikanlı olarak sizleri insanlık değerleriyle değerlenmeye davet ediyorum...insan olan, hakka ve haklıya karşı zulmü alkışlayamaz...
Ne istedikleri,ni kendileri bile bilmiyor çünkü başka ülkelerin yapmak istediklerini yapıyorlar uzun yıllara dayanır istekleri ama boşadır çabaları kutluyorum duyarlı yüreği sevgi ve saygılarımlşa.
yaşın büyük olsa da akılın küçük neylersin, Allah vermeyince tabii olarak suç da sende olmuyor....sen önce o yaşınla başınla haddini bil ben 24 yaşında bir üniversiteli olarak ne istediği gayet iyi biliyorum...
yaşın büyük olsa da akılın küçük neylersin, Allah vermeyince tabii olarak suç da sende olmuyor....sen önce o yaşınla başınla haddini bil ben 24 yaşında bir üniversiteli olarak ne istediği gayet iyi biliyorum...
Günümüzde resmen hainlik yapıyorlar, ama biz hala insan hakları, AB kriterleri v.s deyip duruyoruz. Bir gün haberlerde polise laf-taş-molotof-tokat atan, ahlak ve vatan sevgisi mağdurlarına bir şey yapılmadığı/yapamadığım için kalpten gideceğim. Allah yöneticilerimize dirayet versin. Vicdansızlara da vicdan... Üstadım tam benim demek istediğim gibi mesaj veren bir şiir okudum. Allah gönlünüzdeki şiir bereketini daim eylesin. Selam ve dua ile...
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
Eyvallah Remzi gardaş!Söylenecek çoook şey var ammaaa her şey her yerde söylenmiyor.Yalnız dikkat et,millet böyle şiirlere yorum yazmaya bile korkuyor!Biz de diyoruz ki; köpeğe köpek diyemiyeceksek her gün havadan sudan yazıp birbirimize iltifat etmenin ne anlamı var? Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır! Allah senden razı olsun.Selamlar,sevgiler.
Bak senin gibilerin şahsında bütün kürt kardeşlerime hakaret etmek istemiyorum Allah korusun!Ama şınu iddia ediyorum,eğer sen ve senin gibiler kürt kardeşlerimi bizim kadar düşünüyorsa namerdim!Ne benim ne de topyekün bu milletin geçmişinde utanılacak hiçbir şey yoktur.Eğer utanacak birileri varsa İngiliz altınlarına ve yakanlarına kanarak ihanet eden Şeyh Saitler ve Fransız yalan ve altınlarına kanatak ihanet eden Seyit Rızalar ve günümüzdeki onların temsilcileridir.Peşinden koştuğun,bel bağladığın o İmralıdaki bebek katili Ermeninin yakalandığında ve sorgusunda nasıl köpekleştiği kitap halinde yayınlandı al da oku.Sen şu anda İnegölde rahat rahat yaşıyorsun,Allah göstermesin, sizin istediğiniz olur da bu memlekette bir kardeş kavgası başlarsa kim haddini bilecek o zaman görürsün.Onun iyisi mi sen sana kucağını açan,ekmeğini paylaşan insanların arasında adam gibi yaşa ve ihaneti aklından geçirme!Çok fazla tarihe girmeye gerek yok GÖKTÜRK yazıtlarında Kültigin'in "Ey Kürt beyleri işitin" sözünü hatırla,sonra kürt tarihinden bahset!Sağa sola saldırmayı bırak,bu vatan ihanet etmeyen herkese kucak açat ve yeter!Yine söylüyorum,eğer bir şey istiyorsanız önce oradaki garip vatandaşımı yıllardır mal gibi alıp satan,o şerefsiz ağalardan ve şıhlardan başlayın!İhanet için fonlardan size Euro ve dolar akıtanlara da aldanmayın!Bak,kürt tarihi ile çok ilgilenmişsin,o zaman Barzani ailesinin İsrail ile olan bağlarını da araştır!Tabii sen de onlardan değilsen!
Salacanmısın,selocanmısın.hangi ağanın itisin bilmem ama köpek lafını üzerine aldığına göre sen harbiden köpeksin.Sen hangi tarihten bahsediyorsun,sen Ahmet TÜRK denilen gerçekten FAŞO AĞA olan birinin Kasrı Kancosunda nöbet tutan ve "Ağam pokunu yiyem" diye el pençe duran ve kemik bekleyenlerden olmalısın!Eğer sen adamsan,hakkın varsa bu Ahmet Türk gibi ağa bozuntularından isteyeceksin.Aslında sana cevap vermeye bile değmez ama şimdi sen kalkar yazdığın ve senin gibi mankurtlaştırılmış zavallılara ezberletilen saçmalıklara cevap veremediğimizi sanırsın! İngilizler,fransızlar senin gibiler için bir kürt tarihi ve alfabesi uyduracaklarını söylüyorlardı bak o uydurulan safsataları sen ezberlemişsin bile!Bak yahudi Barzaninin köpeği Altan Tan'ın sözlerini de kendine slogan yapmışsın! Evet bu ülkede Türk Kürt kardeşliği ilelebet sürecektir.Hem de yediği çanağa pisleyen köpeklere rağmen! Şunu iyi bil,köpekler istedi diye atlar ölmez! Bu milletin ekmeğini yiyip suyunu içenler ihanet ettiğinde ekmeği yediği yerden kurşunu da yiyecektir! Bu ülke Diyap Ağaları da gördü,şeyh Saitleri de gördü.Bu ülkenin birliğine,kardeşliğine kasdedenlerin sonu da İngiliz işbirlikçisi Şeyh Sait gibi olacaktır.
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
Bak senin gibilerin şahsında bütün kürt kardeşlerime hakaret etmek istemiyorum Allah korusun!Ama şınu iddia ediyorum,eğer sen ve senin gibiler kürt kardeşlerimi bizim kadar düşünüyorsa namerdim!Ne benim ne de topyekün bu milletin geçmişinde utanılacak hiçbir şey yoktur.Eğer utanacak birileri varsa İngiliz altınlarına ve yakanlarına kanarak ihanet eden Şeyh Saitler ve Fransız yalan ve altınlarına kanatak ihanet eden Seyit Rızalar ve günümüzdeki onların temsilcileridir.Peşinden koştuğun,bel bağladığın o İmralıdaki bebek katili Ermeninin yakalandığında ve sorgusunda nasıl köpekleştiği kitap halinde yayınlandı al da oku.Sen şu anda İnegölde rahat rahat yaşıyorsun,Allah göstermesin, sizin istediğiniz olur da bu memlekette bir kardeş kavgası başlarsa kim haddini bilecek o zaman görürsün.Onun iyisi mi sen sana kucağını açan,ekmeğini paylaşan insanların arasında adam gibi yaşa ve ihaneti aklından geçirme!Çok fazla tarihe girmeye gerek yok GÖKTÜRK yazıtlarında Kültigin'in "Ey Kürt beyleri işitin" sözünü hatırla,sonra kürt tarihinden bahset!Sağa sola saldırmayı bırak,bu vatan ihanet etmeyen herkese kucak açat ve yeter!Yine söylüyorum,eğer bir şey istiyorsanız önce oradaki garip vatandaşımı yıllardır mal gibi alıp satan,o şerefsiz ağalardan ve şıhlardan başlayın!İhanet için fonlardan size Euro ve dolar akıtanlara da aldanmayın!Bak,kürt tarihi ile çok ilgilenmişsin,o zaman Barzani ailesinin İsrail ile olan bağlarını da araştır!Tabii sen de onlardan değilsen!
Salacanmısın,selocanmısın.hangi ağanın itisin bilmem ama köpek lafını üzerine aldığına göre sen harbiden köpeksin.Sen hangi tarihten bahsediyorsun,sen Ahmet TÜRK denilen gerçekten FAŞO AĞA olan birinin Kasrı Kancosunda nöbet tutan ve "Ağam pokunu yiyem" diye el pençe duran ve kemik bekleyenlerden olmalısın!Eğer sen adamsan,hakkın varsa bu Ahmet Türk gibi ağa bozuntularından isteyeceksin.Aslında sana cevap vermeye bile değmez ama şimdi sen kalkar yazdığın ve senin gibi mankurtlaştırılmış zavallılara ezberletilen saçmalıklara cevap veremediğimizi sanırsın! İngilizler,fransızlar senin gibiler için bir kürt tarihi ve alfabesi uyduracaklarını söylüyorlardı bak o uydurulan safsataları sen ezberlemişsin bile!Bak yahudi Barzaninin köpeği Altan Tan'ın sözlerini de kendine slogan yapmışsın! Evet bu ülkede Türk Kürt kardeşliği ilelebet sürecektir.Hem de yediği çanağa pisleyen köpeklere rağmen! Şunu iyi bil,köpekler istedi diye atlar ölmez! Bu milletin ekmeğini yiyip suyunu içenler ihanet ettiğinde ekmeği yediği yerden kurşunu da yiyecektir! Bu ülke Diyap Ağaları da gördü,şeyh Saitleri de gördü.Bu ülkenin birliğine,kardeşliğine kasdedenlerin sonu da İngiliz işbirlikçisi Şeyh Sait gibi olacaktır.
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
bu kadar da boş beleş bir adamsın...adım necip salacan yaşım 24 İnetrnational Black Sea' endüstri mehindisliği okuyorum. geleceksen açık adresimi de vereyim, ondan sonra bir gelişini bir de gidişini görelim....geçmişini yüzüne vurmak neden çok zoruna gitti ?
senin gibi cakali muhatap aldigimi sanma ücbes capulcunun arkasina siginip sanalda hava atmaya kalkma kavga istiyorsan yazarsin acik adresini, geliriz o zaman varmi yürek anlarsin hakaret etmeye devam edersan Bulur cikaririm ininden cok gördüm avrupada pkk ci yoldaslarini kiliseye signiyorlar, kiviriyorlar menfaat icin dönüyorlar dininden
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
bütün bir milleti en baştan utanmadan zan altında tut, sonra da sıkışınca kardeşlikten,birlik beraberlikten dem tut...sen zulmünü yapacaksın, kökümü kazıyacaksın, beni yok etmek,asimile etmek için ne gerekiyorsa yapacaksın, varımı yoğumu elimden alacaksın, namusumu ırzımı beş paralık yapacaksın ve ben senin yaptığın zulme senin yaptığın şekilde karşılık verince suçlu ben olacağım öyle mi? ....geçeceksin bunlar efendi geçeceksin!...o *oku onlar yemeden önce düşünceklerdi, bir *ok yemeye kalktılar ağızlarına yüzlerine bulaştırdılar, şimdi de ceremesini bizler çekiyoruz...sen önce devlet terörünü aşağılayıp kına bana gelene kadar çok kurum ve şahıs var.
Daha agalarin boyundurugunu cikaramayan,ermeninin, yunanin, siyonistlerin, vesair dangalaglarin taseronlugunu yapan,beyin hüsrelerine kadar satilmis sebi katillerini savunan cahil ahmak, Na necip sulucan sana insan degil hayvan bile diyemiyecegim Vaktiyle haksizlik edildi diye cocuk katilimi olman gerekiyor Benimde ilim sapka giymedi diye topa tutuldu Dedelerim vuruldu, Kuran okutuyorlar diye mezardan cikarilip ipe cekildiler. bunlari Türk milleti adina yapanlarda sizin satilmis pkk lilerle ayni efendilerin oyuncagiy<di Türk milletine oynanan oyun Dünyada hicbir millete oyananmadi Koskoca osmanliya soy kirim yapildi Bende senin gibi silahami sarilayim`` SArilsak hainlari senin zihniyetinin üzerine koyar köklerini birayda kaziriz Fakat asla asla alcaklarin yaptigini masumlara yapamayiz Kürtü, Türk ,Lazi Cerkezi kardestir Ihanetciler, kaba kuvvete basvuranlar kallestir. inaniyorsak Allah`in hükümlerine sarilalim Onun kanunlarindan baskaya boyun egmiyelim! Irkicilik belasini ayagimizin dibine alalim. Yoksa Kukla olmaya devam
bu kadar da boş beleş bir adamsın...adım necip salacan yaşım 24 İnetrnational Black Sea' endüstri mehindisliği okuyorum. geleceksen açık adresimi de vereyim, ondan sonra bir gelişini bir de gidişini görelim....geçmişini yüzüne vurmak neden çok zoruna gitti ?
senin gibi cakali muhatap aldigimi sanma ücbes capulcunun arkasina siginip sanalda hava atmaya kalkma kavga istiyorsan yazarsin acik adresini, geliriz o zaman varmi yürek anlarsin hakaret etmeye devam edersan Bulur cikaririm ininden cok gördüm avrupada pkk ci yoldaslarini kiliseye signiyorlar, kiviriyorlar menfaat icin dönüyorlar dininden
Hepinizi haddinizi bilmeye davet ediyorum. hain de sizsiniz kan emici de bölücü de faşist de ! ne demek daha ne istiyorsunuz? Allah'ın bana doğuştan vermiş olduğu haklarımı istiyorum, hem de tek bir eksik dahi olmaksızın! yok efendim çankayaya çıktınız, yok efendim şunu yaptınız, yok efendim bunu yatınız...yapacağız tabiiki haddini bilmezler. karşınızda babanızın kapısında durmaya mahkum it mi var da verdiğiniz hak kadar hakkı olsun. ulan benim sahibim sen misin ki senin sınırını belirlediğin hak kadar hakka sahip olacağım. 80 sene önce Dersimde 90 bin kişiyi kurşuna dizip katletti bu devlet, 1945' mustafa muğlalı nın emriyle Van Özalpt' a baba annemin köyündeki bütün erkekleri kurşuna dizdi ve 34 kişinin kurşuna dizildiği o olayda 33 kişi can verdi.şunu bil ki o vadide hala ot bitmiyor! Musa Anter'i bu devlet faili meçhul diye ortadan kaldırdı. sayısız köyü yaktı....daha sayayım mı ? senin cumhur başkanın celal bayar Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada halka şöyle seslenir : "bu ülkede Kürt diye bir kavram yoktur, Kürt'üm diyenin ağzına tükürürüm!" ..........ne verdiniz ulan milletime? söyle ne verdiniz almaktan başka? yatırım dediğiniz çürük üç beş tane kamu binası mı ? söyle o mu ?....oysa ki benim Diyarbakırım cumhuruyetin ilk yıllarından ekonomik büyüklük babından türkiyenin en büyük beş ilinden biriydi...ya şimdi, söyle ya şimdi? ben söyleyeyim : bilmem otuz kaçıncı....söyle şimdi ne verdiniz? şunu çok iyi idrak etmek zorundasın ki benim hak ve hukuk sınırlarımı senin kuş beynin çizmeye muktedir değildir, çizemez de! benim yaşamımı idame ettiğim tek karış toprak bile senin babanın malı değildir...oraların kadim sahipleri 1000 yıllardan beridir bizdik ve yine biziz. benim köyümün adı Şivekar'dı(nazlı), kan akıta akıta, zulüm yapa yapa adını değiştirdin Ovapınar yaptın. oysa ki köyüm ne ovadadır ne de bir pınara sahiptir. Frehat'ı değiştirdın Fırat yaptın, Tİjle'yi değiştirdin Dicle yaptın, tarihmin adı Nemırt' ı (ölümsüz), kaşını gözünü patlattın Nemrut yaptın. ki sana sorsam Nemrutun anlamı nedir, o ismi ne diye verdin, cevap veremezsin, dut yemiş bülbüle dönersin; çünkü cahilsin!.....yine senin o 49 lar olayı diye isimlendirdiğin olay da öyle senin cahil bilgin doğrultusunda değildir; o bizatihi 50 kişilik bir olaydır. nasıl mı? dur sana anlatayım da cehaletine bir mum da ben yakmış olayım......celal bayar ve kurmayları derler ki "biz şayet 1000 tane Kürt aydınını idam edersek insanların kürt sözcüğünü ağızlarına alma cesaretinde bulunmaları en az 30 yılı bulur. bunun üzerine bu kararı onaylatmak için Adnan Menderes' e giderler. bunu duyan dönemin Bayındırlık bakanı Fatin Rüştü Zorlu karşı çıkar ve ben böyle bir katliama ortak olamam diyerek istifasını vereceğini belirtir. Adnan Menderes de derki biz bunları 1000 kişi bir anda idam edersek altından kalkamayız, en iyisi biz bunları 50 şer kişi halinde mahkemeye sevk edelim ve bunları ağır suçlarla suçlayarak idamlarını gerçekleştirelim. bu şekilde binden fazla da idam edilebilir. bunun üzerine İstanbul'da Harbiye binasının hemen arkasında bir bina temin edilir ve çok kısa sürede hücre evine çevrilir. fakat bina ancak 40 tane hücreye ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. bunun üzerine şöyle derler: biz 40'ını tutuklu, 10 unu da tutuksuz yargılayalım ve karar verilirken 5o sini birden hallederiz. en büyüğü 1.5 metre olan hücrelere alınacak 40 kişi belirlenir. bunların içinden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Emin Batu hücrede döve döve öldürülür ve cesedi ailesine haber verilmeden cenaze namazı kıldırılmadan götürülüp bir yere gömülür. 50 kişiden biri eksildiği için mahkemeye 49 kişi olarak çıkarlar ve olay "49 LAR OLAYI" olarak günümüze kalır. mahkeme 4 yıl sürer ve idam için haklı bir gerekçe bulunamaz. Arkadaşları ceza evinden çıktıktan sonra Emin'in mezarını bulmaya karar verirler. uzun zaman bulamayınca bir yerlere sağlam para yedirirler ve mezarın yerini bu şekilde öğrenirler. bunu duyan senin askeriyen anında bir gece yarısı operasyonu düzenleyerek mezarı kökünden söküp götürür.....DAHA ANLATAYIM MI SENİN ZULMÜNÜ, DAHA ANLATAYIM MI YAPTIĞIN VAHŞETİ? haddini bilmeye davet ediyorum cahil kutusu beynini ve senin şakşakçılığını üstlenmekten geri durmayan cahil birkaç yorumcuyu.....UNUTMA BENİM HAKKIMIN SINIRLARINI SEN GİBİ CAHİLLER BELİRLEYEMEZ...ben bu ülkenin cumhurbaşkanı da olurum, başbakanı da, bakanı da zengini de bankeri de! buna sen karar veremezsin; yani benim hakkım senin vereceğin meblağ ile sınırlı değildir, olamaz da !...çünkü bu ülkenin kurucu milletiyim ve 25 milyon nüfusa sahibim...ÜLKENİN HER KARIŞI DA BENİMDİR , CANIMDIR, VATANIMDIR... kurtuluş savaşında senin düzenli ordun batıyı kurtarma derdindeyken doğuda güney doğuda benim atalarım kendi imkanlarıyla düşmanı def etmiştir..İsmet inönü, Atatürk doğuya bile uğramamıştır dikkatini çekeyim. yani anlayacağın seni ve şakşakçılarını haddizi bilmeye davet ediyorum...BU ÜLKE NE KADAR SENİNSE BİR O KADAR DA BENİMDİR!....son olarak babası Diyarbekir Ceza Evinde işkenceyle dövüle dövüle öldürülen Altan Tan 'ın cümlesiyle söyleyeceklerimi tamamlayayım : YA TAM KARDEŞİLİK, YA DA HEP BİRLİKTE KÖLELİK !....Necip Salacan
bütün bir milleti en baştan utanmadan zan altında tut, sonra da sıkışınca kardeşlikten,birlik beraberlikten dem tut...sen zulmünü yapacaksın, kökümü kazıyacaksın, beni yok etmek,asimile etmek için ne gerekiyorsa yapacaksın, varımı yoğumu elimden alacaksın, namusumu ırzımı beş paralık yapacaksın ve ben senin yaptığın zulme senin yaptığın şekilde karşılık verince suçlu ben olacağım öyle mi? ....geçeceksin bunlar efendi geçeceksin!...o *oku onlar yemeden önce düşünceklerdi, bir *ok yemeye kalktılar ağızlarına yüzlerine bulaştırdılar, şimdi de ceremesini bizler çekiyoruz...sen önce devlet terörünü aşağılayıp kına bana gelene kadar çok kurum ve şahıs var.
Daha agalarin boyundurugunu cikaramayan,ermeninin, yunanin, siyonistlerin, vesair dangalaglarin taseronlugunu yapan,beyin hüsrelerine kadar satilmis sebi katillerini savunan cahil ahmak, Na necip sulucan sana insan degil hayvan bile diyemiyecegim Vaktiyle haksizlik edildi diye cocuk katilimi olman gerekiyor Benimde ilim sapka giymedi diye topa tutuldu Dedelerim vuruldu, Kuran okutuyorlar diye mezardan cikarilip ipe cekildiler. bunlari Türk milleti adina yapanlarda sizin satilmis pkk lilerle ayni efendilerin oyuncagiy<di Türk milletine oynanan oyun Dünyada hicbir millete oyananmadi Koskoca osmanliya soy kirim yapildi Bende senin gibi silahami sarilayim`` SArilsak hainlari senin zihniyetinin üzerine koyar köklerini birayda kaziriz Fakat asla asla alcaklarin yaptigini masumlara yapamayiz Kürtü, Türk ,Lazi Cerkezi kardestir Ihanetciler, kaba kuvvete basvuranlar kallestir. inaniyorsak Allah`in hükümlerine sarilalim Onun kanunlarindan baskaya boyun egmiyelim! Irkicilik belasini ayagimizin dibine alalim. Yoksa Kukla olmaya devam
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.