Yeniden gelmek Adem ve Havva gibi...
Yeniden hayata...
Yeniden güneş doğabilse yeniden üstümüze....
Merdivenlerdeki solgun yapraklar
Yeniden dalında yeşerebilse
Tutunabilsek ucunda ucundan mutluluğun
Uçabilsek sersefil kırlangıçlar gibi gökyüzümüzde
Sarabilsek en sıcak yastığımızı bağrımıza....
Dokunabilsek bir sırra dokunur gibi ellerimize...
Yeniden ....Her şey yeniden olabilseyd keşke....
Pişmanlıklarımıza inat yeniden pişman olabilsesydik..
Omzumuza konan ateşböceğiyle ısınabilseydik
kış ortasında bile...
Her şey bir gece gibi bitse bir gün gibi başlayabilse...
Verebilsem elimi ellerine
Veremediklerime inat...
Bırakabilsem dilimdeki tutsakları
Gönül bahçene akması için...
Uçup giden hayallerine bir davet gönderebilsem
Bu sefer gerçek olsun diye...

İftiralarına inat yaşayabilsek hayatı
Kanatabilsek yaralarını zalim müfterilerin
Koparamasalardı seni dalından
Yine açabilseydin keşke dikenler içinde ...

Öldürdüğün beni hangi mezarlar saklar şimdi?
Hangi nehirler yarışır gözyaşlarımla?
Hangi gözler bakacak kıyamadıklarıma?

Öldürdün demek...
Öldürmek kolay ....Zaten ölüydüm ben...
Gelgitler dünyasında yaşamak
Zaten ölümdü...
Son söz ....
Doğduğum yer Pazar değil artık..
Doğduğum yer beni öldürdüğün yerdir Biricik!

28.09.2011 ÇARŞAMBA SAAT: 23.58