8
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1609
Okunma

Gönlüm artık sizinle değil
Esip esip dilediğiniz yöne
Kıramazsınız rastgele,
’Eğil salkım söğüt eğil’
Rüzgârımı ben seçerim!
Sokmam ruhumu cendereye
Yok öyle kolay kolay
Girmem kaynar kazana
Sığmam hiçbir tencereye
Dişim küçük, düşüm büyüktür!
Var mı böyle yağma, amiyane
’Üç kuruşa beş köfte’
Kim dedi size beni deli diye
Çal çal oyna; ’Lâmbaya püf de!’
Düşbazım, düş hırsızı değil!
Siz çakalderesinde uyurdunuz
Geceleri ay çıkarsa, ulurdunuz
Acımasız domdom kurşunuydum
Domuzçukuru’nda mavzerimden
Düş/ürünce tetiğimi beyninize inen!
Ne o; yoksa rahatsız mı oldunuz
Geldim diye mi kaçtı uykunuz
Yok canım, sizindir çakalderesi
Sık sık gelmem; yoklarım belki
Şimdi rahat rahat uyuyunuz!
Mavzer benim, post sizin
Şimdi çekip gideceğim
Kanlansın biraz keneniz, bitiniz;
Nasılsa dönüp dolaşacağı yer
Kürkçü dükkanı değil mi tilkinin?!
Gidişime üzülmesin sevdiklerim
Be(n)den ayrı olsa da gönlümüz bir
Açmayınca kapısını gönüllerin
Harici hariçte, dahili dahildir
İçten kim çıkar, dıştan kim girebilir?!
Şaban AKTAŞ
03.08.2011