Gözlerinin yeşilinde kaybolsam
Aransam her yerden
Günlerce, aylarca belki de yıllarca…
Bulamasalar beni
Umudunu kesse eş, dost

Bir gün beni senin pembe yanaklarında
Gezinirken bulsalar,
Elimde aşkın gerçek kılavuzu,
…dudaklarının hatlarında seyran ederken yakalasalar
Haber verseler zabitlere
Beni, beni unutmuşlara teslim etseler

Sevdanın şehri olan sana kaçtığım için ceza yesem
İster müebbet olsun,
…paşa paşa yatsam
Bir gün aşkın onulmaz acısından ötürü
…dalınmaz derinliğinden ötürü af çıksa
Bundan ben de yararlansam
Aşkın ışığından karanlık olduğunu fark edemediğim
…hücrelerden çıkarılsam

Yine de o yeşil gözlerine kaçsam
Yine kaybolsam




Sen Ey Nadide çiçek!
Ey gönlümün amansız yarası!
Ey bazen Hekim-i Lokman,
Bazen de yaşam ile ölüm arası acılar tattıran sevdiğim!

Bilmezler mi başımızın üzerinde duran kalkanı?
Onun için mi zehirli ok yağmuruna tutturdular bizi?
Bilmezler mi biz birbirimize çelik tellerle nasıl da bağlıyız?
Onun için mi kesicilerin dişlerini köreltme zahmetinde bulundular?
Bilmezler mi zaten aşk devletinin derin güçleri biziz?
Onun için mi hücrelere tıkıldık?

Ben yine de boşversem!
Köşe başlarını tutmuş suç kokan, kirli kılıklı,
…katil duruşlu insanlar gibi aransam kırmızı bültenden
Bu zevki, yasakların ötesinde aranmaya borçlu olsam
Beni bulacakları adres hiç değişmese
Ben yine de sende olsam...
Sende bulunsam…
Sende yakalansam…




Mehmet Durak
21.07.2011 – Perşembe