Yaylada çiçeklere konar kelebekleri
Temmuzda festival var yaylada şenlikleri
Tüm insanlar kol kola her taraf bayram yeri
Hepsi omuz omuza Trabzon un gençleri

Ahşaptan işlemeli sürmene konakları
Ünü dünyayı aşmış sürmene bıçakları
Kayalar oyularak yapılmış yükseklere
İhtişamla duruyor sümela manastır

Akçaabat köftesi hamsi köyün sütlacı
Kilo ile verilir Kalkan oğlu pilavı
Hepsi ayrı lezzete kayganası kuymağı
Saymakla biter mi hiç Trabzon un mutfağı

Gündüz kuş sesleri ile uyanırsın doğada
Kekik kokusu dolar aralanmış kapıdan
Kemençenin nağmesi duyulur uzaklardan
Dönmek öyle zordur ki gelince buralardan

Küre dağından çıkar kârlıkla kanlı çayı
Kızılcık armut kiraz şeftali ağaçları
Sular Kızılırmak’ın çeltik tarlalarını
Gelip de bir görseniz kumlu yaylarını

Kızılırmak gök ırmak verimlidir ovalar
Bir verir bin alırsın mutlu olur yuvalar
Dar kıyı şeridiyle akar su vadileri
Sarımsak suyu sular gerze bahçelerini

Kurulmuş evlerinde dokuma tezgahları
İlmek ilmek dokurlar hem kış hemde yazları
Biraz fazla gururlu zor gelse de nazları
Çok çalışkan olurlar İskilip in kızları

Kabağın tatlısını tava mayalısını
Kara çuval helvası Çorum baklavasını
Torba içinde pişen İskilip dolmasını
Gelin Çorumda yiyin leblebinin hasını

Bahar geldiğinde çiğdemler açar orada
Çocuklar heyecanlı koşup oynar kırlarda
Kapı kapı dolaşır bulgur ile yağ toplar
Pişen aşın başında kaşık elinde bekler

Mecitözü kazamız Çorumlu derler bize
Terk etmişler sılayı nasıl anlatsam size
Aşık paşazadenin elvan çelebilerin
Kara Halillerin torunu derler bize

Kapatılmış kapılır ne gelen var ne giden
Bom boş kalmış odalar artık ocak tütmüyor
Viran olmuş bağlarda artık bülbül ötmüyor
Baba ocağı Çorum hep burnumda tütüyor

Ben hiç yaşamamışım seni görmeden önce
Yazık olmuş ömrüme yazık geçen yıllara
Geriye hiç döner mi yitip giden seneler
Bir daha doğurur mu istese de analar

Bütün illerin güzel gezip de bir bir görsem
Tatlı dillerin güzel sabaha dek dinlesem
Açılsam denizlere martıları gözlesem
Karadeniz de günün batımını izlesem

Gördüğüm güzellikler gözümde canlanıyor
Beni suskun görenler hiç derdim yok sanıyor
İçimdeki yaralar kapanmıyor kanıyor
Yüreğim Karadeniz sevdasıyla yanıyor.

Selma Meriç