5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1143
Okunma
Ey şair! Düştün bir kez değirmen teknesine
Üstündeki taşını döndürmeden nereye?
Gurbet acı verirken gönül hazinesine
Cananın gözyaşını dindirmeden nereye?
Dudak henüz varmamış tenin heyecanına
Hoşça kal diyormuşsun gönlünün sultanına
Hasret alevi sarmış bedenin her yanına
Gurbetin ateşini söndürmeden nereye?
Bülbül gül yaprağının solmasını eylerken
Vuslatın şarkısını gece gündüz söylerken
Şımarık gül bülbülü hasretiyle paylarken
Bülbülü gül dalına kondurmadan nereye?
Gecelerine düşen her hayal sanem sana
Bilesin onsuz geçen her gün cehennem sana
Cananın her gülüşü bulunmaz bir em sana
Yürekteki sızıyı dindirmeden nereye?
Gözünden düşmese de sevdiğinin hayali
Son yalıma varıyor sevdanın en son hali
Gün be gün büyüdükçe ayrılık ihtimali
Küllenen aşk közünü yandırmadan nereye?
Gurbet kelepçe vurdu aşkı anan dilime
Gündüz güneş gece ay acır oldu halime
Coşari pes etmek yok gurbet denen zalime
Ayrılığı vuslata yendirmeden nereye?
21.05.2011/Samsun
İbrahim COŞAR
5.0
100% (5)