"
Bu aşk bir hilalle bir yıldızın aşkıdır,
Hiç bir yürekte barınmaz,devasadır coşkusu,
Deruni hisler taşır hüzünlü yazgısında,
Titrek nameler terler,alaca ezgisinde,
"

...


Rengini gökkuşağından değil,şehit kanından alan sancak,
Ne göklere sığar ne arza,vicdana sığar ancak.

Adaletin sancağı,mazlumun güneşisin,
Zehranın salıncağı,Mehmedimin eşisin.

Nasıl bir sevda ki bu,zalime kan kusturdu,
Beşiğinde ağlayan masumları susturdu.

Gölgen bile yetmişti,yetmiş yedi düvele,
Ulubatlın yetim kaldı,tekrar yüksel o ele.

Semanın örtüsüsün,gökler seninle emin,
Sen Hakkın sancağısın,söz sensin,sensin yemin.

Alına aklar düşer,düşer içimde devlet,
Devlet ki sensin canı,sensin,gel de bir seyret.

Seyret ki kızılın kan olup damlamakta,
Seyret ki hilalin,yağmur olup yağmakta.

Seyret ki beşeri,insan insana düşman,
Seyret ki şehitlerin,gazilerin bin pişman.

Yurdun temize çıktı,işgaller durduruldu,
Fransız mermisiyle,imamlar vurduruldu.

Bir örtü için harbe girdi maraşın,
Şimdi o örtüyü çiğnemekte yarışın.

Tarihe düşman oldu,neslin ki senden değil,
Hakka diklen,kula kul,zalime ram,kula eğil.

Değişti biraz memleket,biraz da biz değiştik,
Belki tanımazsın uzaklardan bakınca,
Az yaklaş ki biziz,biz evlad-ı Fatihan,
Hiç alakası yok kabil,bu koskoca bir yalan,

Ne Fatihler kaldı burda,ne Yavuzlar ne de sen,
Ne hale geldik gidince,geri dönsen de görsen.

Sen ki aynı yerdesin,hep başımızda taç,
Biz başka yerlerde ama hep sana muhtaç.







Z.T.
06.06.2011
(Bugün 1 yıl oldu)