9
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2287
Okunma

sen
benim cancağızım
mavi zemzemim
cansuyumsun yâr
gece karası gözlerini mesken bildiğim şehr-i istanbul
yürek lugatımdaki hiç bir sözcük
vaziyet-i ahvalımı izahat edemedi ki cancağızım
vuslat ikliminindeki ateşbaz Şems’e
kaç kez yeltendim “ şems’imi “ anlatmayı.
kaç kez sınırdışı oldum sen kokan şehr-i İstanbuldan
kaç kez luğatımdaki 32 harfi söktüm
ebedi lahzâsı geniş dimağımdan
senli cümlelerim
ketum kalemim
lâlliğim Süleymâni
sen
benim gül-ü nârâ’m
küçük gözlerime dolan Marmara’m
cansuyum
yüreğini “ yüreğime “ kapattım.
tozlu aynadan söktüm tarih kokan çehreni
çocukluğumdan kalan siyah-beyaz fotoğraflarında zaman
üzerime ört yedi kule zindanlarını
dudaklarımda mühürlü zamanın sonsuzluğu
iç cebimde biriktirdiğim onlarca kağıt gemi buluşurken
Eminönü sahilinde
serp avuçlarındaki aydınlığın(m)ı
gün doğumuna gebe şehr-i İstanbul
yitirdiklerimi bıraktım cami avlusuna
vakit bayram sabahı arifesi
kapat hicranı özlem mevsiminde
varsın Azrail göğüs kafesinde soluklanırken sobelisin beni cancağızım
bedenimden ’ben’ göçe vursun
ben çoktan sıladayım
sükutta çığlıklarım.
yüreğime kapattım yüreğine
benliğimi kaybettim
hükümsüz hiçliğim
’ ben’ sana ait
’sen’ bana ait
vakit kendinden firarken
yeri geldiğinde bıçak olup yüreğimi deşen yâr
şerbet olup ölümle müjdeleyen yâr.
zayi düşmedi senli cümlelerim beyaz duvaklı kağıda
benliğim uluorta darağacında cancağızım
ölüm sen
kavuşmam sana ey yâr
yâr’lara yâr eden can sızım
sür keskin bıçağı boynuma
şah damarımdan inkişaf ederken vuslat bereketini
ilmek ilmek ör siyah saçlarımı
erbain düşlerimde su-i zan’olmadım
sensizlik tanımsız.
sensizlik ölüm gayri cancağızım
fısıldadı misk-i amberli Kız kulesi
gayri sen şehr-i İstanbul benim’sin
nasıl?
neden?
niçin? diye sormayasın cansuyum
Marmara kadar durgun küçük gözlerim
bak
gör cancağızım
zaman kırmızılığımı şah damarından asarken
ben sana doğuyorum
zemzeminle vaftizlenirken ruhum
beni kovma kapında şehr-i istanbul
Sen
benim cancağızım
mavi zemzemim
cansuyumsun yâr
gordion
17/05/2011
5.0
100% (14)