Anna Frank’a
Ren’in kirli sularına bıraktım kaygılarımı
alıp götürdü dalga dalga tarihin karanlık dehlizlerine
tut elimden Anna Frank düşersen yalnız kalırım
taşıyamaz yüreğimin acısını bu köhne kaldırımlar
gözlerimde diken diken korku gölgesi
solgun bir gül titremesi yüreğimde
feryadım Amsterdam sokaklarında sarı bir yaprak
savrulur binlerce kilise çanında hüzünsü
hangi kışlarda kaldı mutluluğum baharımı anımsamıyorum
hep acısını çektik ihanetlerin aldattı bütün mevsimler
kesik kulağıyım Van Gogh’un yaralı yarım tablosu
intiharımı ne yer bilir, ne gök, ne de insanlar
aşklarki en güzel ölüm ve ayrılıklarla anlatılabilir
yarım kalmış tablolar bitirilmemiş hatıralarla
düşersem elini ver, üşürsem yüreğini
ki, ömrünce ölü bir kadının dudaklarını öperek yaşadım
korkunç acısını çektim insanın insana ettiğinin
eğme başını
kanar içimdeki yara
gözlerin ayışşığımdır güzelim Anna Frank
yıldızları kirlenmiş bir gecenin sayfalarında umutla ışıyan
lığların örttüğü küs bir bahçedir yüreğin
binlerce çiçeğin içinde boğulduğu
eğme başını
son umudu öpmeden gülücüğün
ölüm getirmeden gençömrüne ihanetler
eğme başını
sen ayışığıyla yıkanmış gökyüzünde
gecegözlü güvercinimsin güzelim Anna Frank
içinin kızıllığınca gül ve yangın
gelecek baharlara erteleyip tüm sevinçlerini
bir demet kızıl kor karanfille örttün yüreğinin üstünü
tüm hatıralarını ateşe veriyorum, tüm acılarını
bağışla bu masum kırğınlığımı dünyaya, bağışla
Nuri Can 1977 Amsterdam
www.nurican.com
"An Frank (An Frank Kimdir? - An Frank Hakkında)
(1929-1945)
Anne Frank, Otto ve Edith Frank’ın ikinci
çocukları olarak 12 Haziran 1929’da Frankfurt’ta doğdu. Frank ailesi Yahudi kökenliydi. Bankacılık yaparak geçimini sağlayan Otto Frank, 17. yüzyılın köklü ailelerinin birinden geliyordu. Edit Hollander Frank da yine Frankfurt’un önde gelen ailelerinden birinin mensubuydu.
Anne ve kız
kardeşi Margot, Almanya’nın toleranslı atmosferi içinde yetişti. Almanya’nın, 1. Dünya Savaşı’na katıldığı yıllarda saygıdeğer bir iş yürüten Otto Frank’ın çevresi milliyetçilik ya da dini kökeni önemsemeyen arkadaşlarıyla çevriliydi.
Bununla birlikte, 1930’ların ilk yılları Frank ailesi için dramatik bir sonun da başlangıcı oldu. 1933 yazında Otto Frank görevli olduğu bankanın Amsterdam şubesindeki
kardeşini aradı. Ve Anne, henüz dört yaşındayken ailesiyle birlikte Amsterdam’a göç etti. Hollanda’nın işgali sırada binlerce Yahudi gibi bir depoya sığınarak yaşamını gizliden gizliye sürdüren Anne Frank, bir ihbar üzerine yakalanarak toplama kampına gönderildi. Hollandalı bir aileyle birlikte yaşadığı sığınakta tuttuğu günce,
savaş bittikten sonra bulunarak yayınlandı. Ve Anne Frank ismi bir anda Yahudi soykırımının vardığı boyutları anlatmak açısından simgeleşti.
Anne Frank güncesinde sadece dışarıda süregiden yaşamı değil, iç
dünyasındaki durumu ve sığındığı yerin her an farkedilme tehlikesi, dolayısıyla da toplama kampına gönderilme korkusuyla yaşamasını en ayrıntılı biçimde anlatmıştı. Frank’ın kendine özgü g
özlem gücü ve düşüncelerinden oluşan kitap, hemen hemen bütün dillere çevrildi. Akıllı ve güçlü bir kişiliğe sahip bir genç kızın yok olma tehlikesi karşısında gösterdiği olağanüstü yaşam mücadelesi okuyanları derinden etkiledi. "
Kitapları: Anne Frank’ın Hatıra Defteri (1946), Arkaevden Hikayeler (1960)
..