//Avcısından kaçan bir ceylan ürkekliğinde bu günlerde kalemim..
Elifini şaşırmış dökmüş mürekkebini sol yanıma//

Sol göğsümün altında sakladım seni
bilemedim eski eşyalar gibi içim içim çürüyeceğini
naftalin kokulu yüreğimi çıkardım yeniden
sen giderken
seceresi yırtılmış sol cebine koydum
ve düştüm

Ağır bir hasret kokusu var havada
sağ yanıma demirden perdeler çektim
ciğerimden kanadım
dermanı derde saldım
bizarım

Yar(a)dan düştüm düşlerim kanadı
yar/san içimde kör bıçak yarası
ay karanlığında
suretimin gözlerine düştüğü yerde
meçhulüm

Toprak bakışlım adını usuma uyak düştüm
söyle daha kaç yerinden vurulur sevdanın
sol yanı
adım adresim kör kurşunların kütüğüne mi
yazılı

Avcının pençesi ceylanın göğsünde
hüma kuşunun vurulduğu yerde
gözleri susmuş
sinesinden ağlıyor son nefesinde...

Seyran Tankuş