Vursunlar bileklerime
Çifter çifter kelepçe
Susmak ne haddime üsdat
Yazarım gökyüzüne dilekçe
Elimde değil
Dilimde kelepçe
Taksalar ayaklarıma kalın zincirleri
Atsalarda kör zindanlara
Haykırmak değilmi görevim zalimleri
Haykıramıyor üsdat çaresizim
Elimde değil
Dilimde kelepçe
Binbir işkenceye maruz kalsam
Günlerce uykusuz ayakta olsam
Dertleşmek isterim mertçe
Dertleşemem üstad çaresizim
Elimde değil
Dilimde kelepçe
Beynimdeki demir parmaklıkları
Sökemiyorum
İçimdeki mahkum düşünceleri
Açığa dökemiyorum
Kardeşce
Üsdat çaresizim
Elimde değil dilimde kelepçe
Etlerimi param parça etseler
Sen yoksun artık deseler
İçimdeki harabeleri
Onarmak istiyor
Onaramıyor üsdat çaresizim
Elimde değil dilimde kelepçe
Oturtsalar sanık sandelyesine
Vursa hakim masaya sertce
Çalıştınmı ? deseler dersine
Söyleyemem üsdat çaresizim
Elimde değil dilimde kelepçe
Hastayım, bitkinim , tekim
Çare bulamaz derdime hekim
Uçuruma gidiyorum fertce
Tutunamıyor üsdat çaresizim
Elimde değil dilimde kelepçe
Davranışlarım değişti
Oldu serserice
Kana doydu artık halepçe
Düzeltemem üsdat çaresizim
Elimde değil
Dilimde kelepçe
Sami YÜCE