2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1818
Okunma

hangi zamana baksam kaybolup ağladığım
ve sövdüğüm inceden
bir yağmur gibiydi derim aşk
akar gider penceremden
sözlerim vardı kendimce
uyumadan önce
annemin anlattığı uydurulmuş masallar
edilen yeminler bolca
ve bir gecenin ardından doğmuş
bir güneşti aşk
herkesten kaçan arsız bir yürektim
denizcilerden çok mu sevmiştim
belki de sevmeyi sevilmekten daha çok bildim
oysa küçükken sevmiştim ilk
küçükken oluşmuştu ayaklarımda yaralarım
o zaman bu acıları bile sevmiştim
birinci tekil yalnızlıklarımı dahi sahiplenmiştim
...............................
hangi zamana baksam kaybolup ağladığım
ve sevdiğim inceden
bir o kadarda sevilmeler çıkar karşıma
veya heybemde kalan yarım yamalak hikayeler
çok bilmişliğim yıllarımda
daha gönlümdeki değil
ayağımdaki yaralara ağladığım vakitler
birden bir hüzün resmi çıkar karşıma
ağlarım bir şarkının gölgesinde
özlerim o vakit çocukluğumu
hani vardı ya
defter aralarında saklıyorduk aşkımızı
bir şiirin ilk cümlesinde seni seviyorum yazıyordu
devamına gerek yoktu
çünkü sevmek bile bize bir beden büyük geliyordu
masumiyet masalında uyurken
yağmurun sesini keşfettiğimiz yıllarda
ıslanmayı severdik senle
başımızı eğmezdik yağmurun altında
derin derin düşüncelerimiz yoktu o vakit
düşüncelerimizde kaybolmak değil yaşamayı seçerdik
yüzümüzden akan damlalar gözyaşı değil
yağmurdu o zamanlar.
hangi zamanda kaybolduk bilmiyorum
A şehrinden B Şehrine giderken mi,
ellerimizden uçup gitti hayallerimiz?
hangi gerçeğimiz esir tuttu kalbimizi
suskunluğumuzun dermanı oldu meyhaneler
gözlerimin ardında bir bulut gizlendi
birazdan damlalar yere düşecek sanki
sağım solum sobe
haydi çocukluk yıllarım
çıkın ne olur saklandığınız yerden şimdi