4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1095
Okunma

sen gittin ya, yiğit adam
bizi öksüz yetim kimsesiz bırakarak…
Gönlümüz burkuldu gözlerimiz doldu,
Elinden oyuncağı alınmış birçok gibi,
kala kaldık yalnızca…
seni donduran soğuk, bizi de yaktı inan
senden gelen soğuğun esintileri,
dalımızı kolumuz kırdı…
bir yetim misali, her anımız matemli,
her gecemiz vurgun yemiş gül gibi,
boynu bükük lale gibi sümbül gibi,
yapayalnız kaldık, yaprağı dökülmüş dal gibi.
işte bak yiğit adam, yine seni düşünüyorum
sen manevi huzura ererken,
biz enaniyet yüklü hamalların yalanlarıyla
avunuyoruz…
simdi sen olsaydın ne olurdu biliyormusun?
verdiğim emeklerin zerresinden pişman olmazdım.
içim rahat gönlüm huzurlu yüreğim dingin,
bedenim dimdik ayakta umutla koştururdum.
şimdi ortada dolaşan entrikaları gördükçe,
seni daha çok seviyorum ve seni çok özlüyorum.
bıraktığın makamda emanetini, taşıyamasalar da,
seni temsil edemeseler de,
senin emeğinle ve sevginle hazırlanan,
ülkemin parlak istikbalini esasa alan
sadakatini taşıyan yasalarını yaşatmaya,
gayret eden alperenlere senin hatırına,
her daim bağlı kaldım, öyle bir kaldım ki
ve kaldığım yerde dondum be reis.
içimde bir fırtına bir keşmekeşlik var,
gelgitlerle bunalıyorum.
ülkemin akıbeti ne olacak bilmiyorum.
kimisi koltuk kapmak için mangalla savuruyor
kimileri iktidarı bırakmamak için, hazineyi savuruyor.
kimisi vatan millet Sakarya türküsüyle
hala uyutuyor gençliği.
ne duruş kalmış ne inanç kalmış
kabullenmiş hiçliği.
işte be koca reis, biz alperenler de üşüyoruz
yanacak ne yüreğimiz kaldı
güreşecek ne bileğimiz kaldı
yani senin anlayacağın
meydan onlara kaldı
inan bizde çok üşüyoruz.
Nuh COMBA
5.0
100% (1)