2
Yorum
1
Beğeni
4,8
Puan
1018
Okunma
Ondört şubat’ta yazık katliâma uğratma,
Bırak öylece kalsın ne günâhı var gül’ün.
Zûhur etsin tek taşta zinhâr olmasın gülde,
Sevgililer gününde mâtemi var bülbülün.
Şeydaya çıkmış adı katre katre açarken,
Gü lefşân olmuş bağda zay’eylemiş aklını.
Nasıl zay’etmesin ki yüreği esir güle,
Aramaz olmuş artık nutku duran fikrini.
Fazla naz usandırır aşık-ı peymâneyi,
Kızıl gül goncasını aşıka sorma sakın.
Ak düşerken güllere ayrılık zamanında,
sevginin de sonu var belki yarından yakın.
Gönlüme sordum seni leylâ’ya benzetiyor,
Mecnun gibi yakıp da susuz çöllere salma.
Beni kör kuyularda Yusufun zindanında,
Zûlmette bırakırken intizârımı alma.
Yalanmış yeminlerin ne yazık geç anladım,
El sözüne kanarken uymadın peymânına.
İrem bahçelerini adamışken yoluna,
Belkıs olup gelseydin mühr-ü Süleymanına.
...................................Kardelen26
5.0
75% (3)
4.0
25% (1)