1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1873
Okunma

Bir okul var uzaklarda,
Etrafı dikenli tellerle kaplı
Köyün doyumsuz çamurları
Çocukluğumu onun kucağına attı,
Yedi yaşımın küçük tomurcukları,
Bu okulda bir bir patladı
Gariban fakir köylü çocukları,
Ana hasretiyle gözler yolları...
Aşağı deredeki kurbağa uğultuları
Alıp götürür küçük umutları
Yemekhanedeki aşçı başları
Azrail gibi korkutur körpe yavruları
Dile gelse bu okulun duvarları
Bir adam gibi anlatır eski anıları...
İbrahim e.s.r adında bir adamı
Devlet bu çocukların başına yolladı
İsmail k.l.ç diye bir Müdür muavini
Değneğiyle çocukların başını yarardı,
O yılların bedduası var hayatlarda
Rüstem G...r..l.r sansar gibi pusuda
Misket oynayan zavallı çocukları
Gözünü kırpmadan hunharca hırpalardı;
Şakir Albayrak gibi muhterem hocamı
Devlet Mardin!e sürgüne yolladı,
Duydum ki,Hakkın yüce Rahmeti
Bir gün alıp götürmüş böyle birini
Bilmem ki bu okulu nasıl yazıp çizmeli
Namaza giderken önümüzü keserdi
Bir grup sağcı serseri,
Ey Allahsız komünistler! Burası Allah’ın evi
Kaybettirip izimizi telden girerdik içeri
Sağcı Müdür İbrahim Ce....s..r un dönemi
Küçük tomurcukları ezip geçti...
Bir gün Bünyamin;Kenan ve Beni
Odasında saatlerce sorgulayıp dinledi
Bir şey bulamayınca ağzımızı burnumuzu ezdi,
O zaman ki müdür muavini Sadık B..k..m..z..i,
Üstümüze salar tepkimizi ölçerdi,
Sadık B.k..m..z.. de onlardan biriydi
Ama gönlümüzü almasını çok iyi bilirdi,
Hem döverdi arkasından bizi teselli ederdi.
O okulda neleri neleri görmedik ki,
Düşünceleri uymasa da adam gibi Ahmet Güleç’i
Biz rahmetle anıyoruz şimdi...
Bu okul çok uzaklarda,
Domuz çanı vardı dersliğin tavanında
Elektrikler çok kesilirdi o yıllarda
Domuz çanı hemen yetişirdi imdadımıza...
Güller arasında uyuya kalan çocuklara
Köpek ya da kedi olurdu deva,
Güneş süzülürken ufukta
Kükrer dururdu başımızda bir hoca,
Etüt başladı zil duyulmadı mı oraya
Apar topar uyanırız bir anda
Topuklarız etüt için sınıflara
Kimimiz kitaplara, kimimiz sıralara
Bırakırız kendimizi deliksiz uykulara...
Bu okul çok uzaklarda,
1981 ile 2006 yılları var aramızda
Nuri Yal...ç.n.’dan miras kaldı sandığım bana,
Boya yaparak başladım o gün çalışmaya
Para olmasa hangi kızlar takılırdı arkama
Bir aşk için gider mi insan disipline,
Melek için ben katlandım hepsine,
Ayrıldık 30 haziran 1981’de
O kaldı orada ben gittim kayseriye
Postacı bir mektup getirdi elime,
İlk satırda karşıma çıkan tekerleme,
"Uzun bir yol var aramızda,
Bir ucunda sen bir ucunda ben,
Bir ateş yanıyor bağrımda,
Ateşi sen dumanı ben."
Ve nihayet noktalanıyordu şu ibareyle,
"Bir mektup gönderiyorum,
Sana olan özlemimi gidermek için
Ve bir mektup bekliyorum,
Senden gelecek sevgi için..."
Bu aşk olmasaydı bizde,
Nasıl dökülürdü mısralar dizelere
Okul dedik ya okul işte,
Biz böyle okuduk feleğin çemberinde
Yılmadık dayandık geldik bu günlere,
İlk aşkımız o gün filizlendi içimizde,
Yolumuz hiç kesişmedi bir daha Melek’le
Gül bahçesinde derlediğimiz sevgimizi;
Kaptırmadık hiçbir serseriye,
Bu okul çok uzaklarda,
Aşk ve sevginin tadı kaldı damağımızda
Çocuk olsaydık bizde bu günlerde,
23 Nisanı doya doya yaşardık,
Dikenli teller içinde...
Yıl:23.04.2006
Yer: Çengelköy/İST
EROL Kekeç
NOT:23 Nisan çocuklarına atfen yazılmıştır... Onlara ithaf olunur.