Sayma bu çığlığı,
Farzet ki hiç duymadın,
Sen bozdun bu oyunu,
Kurallara uymadın.

Ben sevecektim sen de,
Bir rüyada kavuşacaktı ellerimiz,
Gözlerimiz kenetleneceklerdi yüreklerimiz gibi,
Herşey sus pus olduğunda onlar konuşacaklardı.
Hisli bakışmalarda sevda hikayeleri anlatacaklardı birbirlerini.
Yağmurda,karda,ne zaman kalırsam darda,
Hep sen yetişecektim imdadıma.
Ellerin nefesim kadar mesafede duracaktı hep.
Yamacımda gölgen kararacaktı.
Bana bakarken yanaklarında o tebessüm dalgalanacaktı.
Sonra o dişlerin görünecekti dudaklarının arasından.
Nuru gözlerime deyecek,içimde yanardağları hortlatacaktı.

TÜKÜRÜĞÜN RENGİ KAN KIRMIZI,
VEBA GÖĞSÜMDE BİR SARMAŞIK,
BİR CESET VAR İÇİMDE,
HALA DELİ GİBİ AŞIK.

Hani ki mutluluktu o sevda dedikleri,
Hani hep bahsedilen,
Bir bedendeki yürek çarpıntılarıydı.
Durdu mu o yüreklerdeki kahkaha?
Bitti mi bu trajedi.
Geceye ritmini veren notaların ahenginde,
Kaldı mı söylenecek söz,kaldı mı bir yalan daha,


Oyunlar en masum günlerde güzeldi,
Büyüdükçe kirlendi masalar,
Zihinler kirlendi.
Oyunların da tadı kalmadı,
Oyuncakların da.

Ey Peri yalan oldu sevdalar,Gölgeler kazandı zaferleri,
Gönül tahtında çamurdan yürek,oyun oldu aşk dedikleri.
Karanlıkları aydınlatamaz oldu ışığın bile,

Ne gerek ki var olasın,
Gittiğin yerde solasın.
Bin dertlerle dolasın.
Kahrolasın velhasılı,
Kahr...

Söndü gözümün feri,
Gelmez o günler artık geri.
Bulursan aşkı gömecek yeri,
Bir selam et,et ki ben de bileyim,
Zor geliyor yaşamak,
Belki ben de öleyim.

Unut söylediklerimi,
Unut ki hepsi yalan,
Yalan da gerçeğin içinde,
Düşün taşın oyalan.

KELİMELERDE KATLİAM ŞÜPHESİ,
HEPSİ AŞKA ADANDI YAZIK!
BULUNDU MEÇHUL OLAN FAİLLER,
EN SERİSİNDEN CİNAYET,
AŞK DENİLEN KATİLİN PENÇESİNDE.
YETTİN CANIMA BE,YETTİN.
GAYRI DURMA, BU BEDENİ TERKET!







Z.T.