Zıddıyla bilinir, bilinmez olan,
Bütün tecelliler iki şaklıdır.
Küçücük bir örnek; Boşalan dolan,
Testi aynı testi, içi farklıdır.

Yazmaya başlamış, kudret kalemi,
İlminden bir sayfa, yapmış âlemi,
O sayfaya nokta, koymuş âdemi,
O Âdemde nice, âlem saklıdır.

Esmalar fiile, fiil sıfata,
Sıfatta ezelden bağlıymış Zat’a,
Ne yerde, ne gökte, zerrece hata,
Devran eden her şey, kudret çarklıdır.

Nur’u tur gösterdi, sair parlattı,
Hıra’dan doğunca şafaklar attı,
Güneş zahir oldu, batıllar battı,
Bunda; Hakkı hakla bilen, haklıdır.

“İnsanlar uykuda, ölen uyanır”
Basiret gözleri, nura boyanır,
Gönül açılınca kalbe dayanır,
Küllü kavrayan da, cüzün aklıdır.

Mükerrem Mekke, olan adresten,
Evrensel çağrılar geldi Hak sesten,
Zatı mukaddes’ten, zatı akdes’ten,
Sözler bir kaynaktan, iki arklıdır.

İlhamlardan hadis, vahiden ayet,
Noktayla örülmüş en büyük mabet,
Yaralıya kimsin? Deseler şayet.
Allah sevgisiyle, Rahman aşklıdır.

31.01.2011…Mustafa YARALI