bir elinde mendil bir elinde sevda halaya durmaktır aşk...
dokunduğunda uçarsa al beyaz mendilin maviliklere korkma peşinden şiirler oku şarkılar söyle aşk halay gibidir birlikte oynanırsa toy olur mutluluğa...
sevdalı elini bırakma kanasa da yüreğin aşk sevmez korkuyu karanlığı.. kaçarsan kaybolursun kendi karanlığında.. boğar aşk.. yüreğini.
uç vermiyorsa sevdan kırılmıştır dalı budağı... halayı terk etmişsindir mendili yere düşürmüşsündür.. sen kaybetmişsindir...
aşkın sesini aşkın rengini bulamışsan karaya yanmıştır elin ayağın.. yüreğini bir kara çarşaf gibi örtmüştür hüzün..
bir elinde mendil bir elinde sevda halaya durmaktır aşk...
unutma..
11/01/2011 ödemiş
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Zaman bazen dost bazen düşmandır insana, çoğu acıları azaltırken hasretleri çoğaltır, geçmek bilmediği zaman da aceleci telaşımızda fırlatıp savurmak isteriz. Oysa kabullenmek istediğimiz acılarımızda, sabrımıza bir omuz olsun diye bekleriz, zaman olgunlaşmanın takdiridir, öğrenmenin sevgilisi, dost için güllerin çiğ tanesi, bazı şeyler için zaman gerek. Benim anlayış gösterip beklediğim tek düşüm oldu zaman, ne için, kim için, sadece sevilmek için.
Sevmek ne kadar güzel bir duygu ise sevilmek de o kadar güzel, hatta sevgiler karşılıklı iken gerçek anlamına bürünüyor. Hep deriz ya, asıl olan karşılık beklemeden sevmek, bu daha yüce bir duygu gibi görünüyor, ama realitede bu böyle olabiliyor mu, yani insan istese de bunu başarabiliyor mu? Birde ölümsüz sevgi düşleriz her abartılı duygularımız da veya ölünce dünyada güzel bir eser bırakmak isteriz, neden olmasın, iyi bir duygu. Fakat biz gittikten sonra gelenler de kalıcı değil ki, dünya bile baki değil, bırakılanlar da bu yapboz oyunu ile birlikte dağılıp gidecek bir gün. Ama yine de bırakmak güzel, hatta gerekli, daha önemli ve güzel olanı ise, giderken ne götürdüğümüz sadece sevgimizi. Bana sorma neden bu kadar özlem, sevgiye ve sevilmeye diye, beklenirse gelmezmi aşk, aşk tesdüfmüdür, o yüzden mi hep şaşırtır ve vurur.
Hasret kalmak daha önceden yaşadığına delalet midir bu duyguyu ama unutmamak gerekir ki tekrarı yoktur yaşanılanların, sadece benzeri olur, farklı sevecenliği olur ama ynı şeyleri bir daha hiç kimse yaşayamaz. Yine gelip duruyorum zaman kapısına, her yaşla biraz değişir duygularun gücü, ateşi, insan sevgiye bile başla bir anlam yükler yaşlandıkça, oysa çocuk olduğunu hissettiğini söyler aşkı tadanlar, demekki aşk hep çocuk olmayı unutmayanların kapısını çalar, peki içimdeki çocuk neden hala kapıda bekliyor. ''
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.