Küçük aynada baktı kendine
Güzeldi hem çok güzel
Simsiyah saçlarını örmüş ikiye
Birkaç kâkülü düşmüş gözüne
Oyalı yemenisi sarıveriş başını
Gözlerse zümrüt yeşili
Ok gibi kirpikler süslemiş gözlerini
Dudaklarsa kiraz misali
Gülümsedi kendine çapkınca
Seslendi annesi kızım
Çabuk ol biraz bekletme ağabeyini
Hızla çıktı dışarı
Abisi bekliyordu onu
Hadi nerede kaldın geç kalıyoruz
Bak seslere başladı eğlence

Köy olunca yaz günleri biter mi düğünler
Toplanmıştı bütün köylüler
Ağanın düğünüydü bu eğlenceler
Torun Mürvet’ i sünnetti düğünü
Kaç köy çağırılmıştı kim bilir
Genç delikanlılar genç kızlar
Kimi yavuklu kimi sevdalı
Birleşiyor kaçamak bakışlar
Ağa oğlu karşıladı Gülnazla ağabeyini
Çok ilgi gösterdi hoşlandı etti iltifat
Başkaydı bakışları gül naza karşı
Bir iki yolda görmüş
Laf bile atmıştı günden güne güzelleşiyorsun diye
Gülnazlar yerleşmişlerdi ki
Birileri göründü elinde sazı ile
Aklı gitti gül nazın
İşte gelmişti rüyalarının aşkı
Küçük yüreğinde uçuştu kuşlar
Çıkacak sanki canı kafesten
Zor topladı kendini
Kimdi bu adam
Gül nazı çıldırtan
Yavaşça baktı ağabey kim bunlar
Bak ne çok ilgi gösteriyor ağa
Biri doktor diğeri de öğretmen
Yeni gelmiş buraya
Okuma yazma bilmeyen her kes gidecekmiş okula
Kim dedi
Muhtar Pazartesi başlıyormuş okullar
Her kes mi gidecekmiş
Evet, herkes diyorlar
Neyse biz değiliz biz okuma biliyoruz
Bilmeyen düşünsün
Gül naz gülümsedi biliyordu ama biraz
Bende girmek isterim
Maksat okumak değildi
Öğretmendi onun içini yakan
İlk aşkıydı çünkü o ilk sevdiği
Baktı uzunca ne yakışıklıydı
İçi eridi bakarken
Gülümseyerek konuşuyor
Etrafa neşe saçıyordu
Eğlenceler başlamıştı
Öğretmen vurdukça sazın tellerine
Oynatmıştı gençleri delicesine
Sesi de güzeldi söyledikçe
Sürdü eğlence gece kadar
Oynandı oyunlar çekildi halaylar
Gül nazda vardı oyunlarda
Bir iki göz göze gelmiştiler
Öğretmen gülümsemişti
Gül naz uçuyordu sevinçten neşeden
En çok okuldu onu düşündüren
Nasıl gidecekti gitmesi gerekti
İçi sevinç doldu şimdiden



Ayşe Karan