11
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2217
Okunma

Aşk bir yol alır içimde
Ruhumu ezip giderken sen
Ölüm karşımda son kelimen
Beynimi zorlar kalbim
Duymak istemem
Gece aya sığınır yatarım öylece
Soğuk bir rüzgar esiyor şimdi içimde
Boşluk da kalan kimsesiz tenimde
Saçlarımdan tırnaklarıma vurgundum sana
Beni öksüz bırakmadan önce
Zaman mı benim katilim ben mi zamanın
Ayaklarım yol almışken gideceğim yere
Bırak da içimdeki çocuk nefes alsın bir kere
Yenik düştü kirpiklerim
Yağmurun düştüğü yere
Bulutlara şiir yazdım
Zifiri karanlık bu gecede
Dökülen her satırda kalbinden vurdum seni
Güneş yeter mi içimdeki buz dağını eritmeye
Beklemekden yorgun ayaklarım
Dolaşıyor ruhumda
Sol yanımda sancının çilesi
Bağdaş kurmuş oturuyor
Sanki cellat olmuş zaman
Kapımdan gitmiyor
Gökyüzü solgun bakışlaryla
İçimdeki çocuğa ağlıyor
Kutuplarda taşıdığın ayazı
Salıverdim sineme
Özlemler kurumuş
Tohumlar yeşermez düştüğü yerde
Usandım beklemekten baharı
Vurmuşken sinemi aşkın hazanı
Rengar renk baharın kurumuş dalları
Ayrılık koşar adım düşer önüme
Kirpiklerimden düşer kır çicekleri
Zamanı geldi aşkın hüzün bağları
Mıhlanmış yerlere koşmaz oldu ayaklarım
Asmış ruhum suratını gitmez bir yere
Ben ne bir firavunum
Sözüm geçsin kalbime
Ne de Mevlana’nın dilindeyim
Çağırayım seni sineme
Aşkım ayaklanmış içimde yol alır bilinmeze
Ruhumun üstüne basarak
Gider karanlık bir yere
HASAN DAĞ
5.0
100% (14)