Yalnızlığa ilaçtır başka dudaktaki gülümseme
Yürekte küçük kıvılcımlar tutuşturur
Aşkından nasıl vurur başını kıyılara
Uzakların kokusuna hasret
Mahzun, mahcup dalgalar
İşte öyle alevlenir damarlarda kan
Vurur başını duvarlarına

Gözler
En derin yerinden bakar ruhunun
Zaman durmuştur artık
Ne saat umurundadır ne takvim
İncecik bakar
Bahar gibi bakar
Çekinmez yüreğine yüreğine bakar
Mum olsa erir
Taş olsa kırılır
Kasırga olsa meltemleşir
Unutulmayan gözler
Nedense her hasret gününde bir daha güzelleşir

Bir elmas kalem o anı çizer
Beyinde saliselere yapışık bir manzaradır artık
Unutur dünü, yarını, bütün zamanı
Dilin ucuna gelip de bir türlü söylenmeyen sözler
Şafağı boyar gönlünün ateş rengiyle
Sarıyı çalıp güneşten

Sonra bir el uzanır belki ele değer
Ten kokusu yayılır baharlara
İki sevgili bir beden olur
Ruhları gibi
Güllere bulaşır tebessümler
Mesafeler aşılır kıl inceliği bir zamanda
Çılgınca oynaşır ayak izleri
Sevda kumlarına adı yazılır gönüllerin
Ve gece biter

Ayrılık mevcut olsa ne olur
Uzaktayken de yaklaşır adımlar
Huzur denizinin rüzgârları teslim alır bütün düşünceleri
Yanakların pembeliğinde bakışırlar
Her yön lekesiz beyazdır

Sımsıcak yüreklerdeki atışlar iri
Uzanan eller… Tutuşur

Ve gözlerinde birbirinin
Kaybolur iki sevgili.