5
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1329
Okunma

MEKTUP-3
Selam Mustafa’m selam evladım, ciğer yarım, merhaba
Ne iyi ettinde geldin değil mi şu garip dünyaya
Yolda seni ve bizleri düşünürken bunlar geldi aklıma
Minibüsü kaçırınca eve kadar yürümüştüm de yaya
Dinle oğlum sana bir kısmını anlatayım gördüklerimin
Şöyle bir zihnimde toparlayıvermiştim ya demin
Ben mi garibim bilmiyorum aklıma taktım gördüklerimi
Yanılmayasın aslan yiğidim hepsini dün değil ha
Mustafa’m ben neler neler gördüm şu sersefil hayatta
Sağın sol solun sağ olduğunu gördüm mesela
İki kere ikinin beş ettiğini gördüm zaman zaman
Altı, yedi hatta ve hatta kaç etmesi isteniliyorsa
Koyun postuna saklanmış sırtlanlar gördüm sonra
Hepside iyi niyetler kuşanmışlardı salaş salaş
Güya barış ve esenlik dağıtacaklardı dünyaya
Lakin getirdikleri yalnızca kirli bir sürü savaş
Seyretmeyi umuyorken eski dünyanın hatıratını
Perdeyi çoktan kana bulamış insi şeytanların dansı
Öyle bir senaryo ki bu makinelerle yazılan
Kötü niyetli olmayanların yoktur hiçbir şansı
Üç kuruşa insan boğazlayan insan müsveddelerini gördüm
Korksam mı, utansam mı, sıkılsam mı Allahım
Üstümüze bulaşır diye uzak dolaşıyorlardı hemcinsleri
Sanki cımbızla tek tek çekilip alınmış hisleri
İnsanlar gördüm kalabalıklar içerisinde yalnız yaşayan
Sevgi, saygı kaybolmuş, güven mefluç yerlerde
Herkes yekdiğerini alt etmenin formülünü arıyor
İttifaklar menfaatlere tabi ve daima maalesef şerlerde
Buluşlar, icatlar gördüm hepside birer imha makinesi
Kim bilir hangi melun ruhun ana fikrini arkaya bıraktığı
Sonra araçlar gördüm güya hayatı kolaylaştıran
Ezerek parçalayamadığını öldürüyordu atığı
Sokaklar gördüm ruhları daraltan, baskılayan alabildiğince
İçlerinde kimsenin kimseye bir kuru selamı dahi vermediği
Büyüme hezeyanı insan ırkını küçülttü küçülttükçe
Niçin haddimiz olmayana kalkışırız, budur aklımın ermediği
Şehirler gördüm her yanı pislik, çöp yığını, cilt yanığı
Tüketim hastalığı her bir evi acenteye döndürmüş
Caddeler delik deşik, kaldırımlar ağzına bir tıkalı
İntizamsız yaşamlar insanların umudunu söndürmüş
Okullar, derslikler gördüm içlerinde eğitimin e’si yok
Ocaklar gördüm hıyaneti vataniye yuvası rolündeydiler
Kanallar gördüm sonra tam anlamıyla kanalizasyonlar
Bize gösterdikleri tam olarak bilemedim neydiler
Meydanlar gördüm haykırıyor maymunlaşmış güruhlar
Yaradan çoktan unutulmuş, isyanın bini bir para
Dışı süs, zarafet; görsen gözlerini alamazsın öyle bir afet
Kaputunu kaldır da şöyle bir bak içi bitevi yara
Mezarlar gördüm üstü süslü süslü kemerlerle bezeli
Lakin kaç asır geçmiş üstünden biri gelip gezeli
Gösterişler, sitayişler, desinler öyle moda olmuş ki
Unutulmuş taziye evlerinde sözlerin en güzeli
Dükkânlar gördüm içlerinde her bir değer satılık
Her bir şeyin pazarlarda var artık bir karşılığı
Böbrek, dalak, karakterle yan yana salatalık
Hepsi aynı tezgâhta lakin madde daha pahalı
Haneler gördüm altlarında kazanlar fokurdayan
Heyhat ki Sibirya çölü gibi her daim sopsoğuk
At meydanı gibi geniş sofalara sahip haneler
Herkesin suratında bir ufunet, hava boğuk mu boğuk
Bilmiyorum çocuğum yaşarken daha neler göreceğim
Bilmiyorum daha ne badireler atlatır bu kuru kafam
Sen babana bakma evladım belki de o bir paranoyak
Sen yinede hüsnü zannını muhafaza et emi Mustafa’m
İhsan POLAT 25.11.2010 İspir
5.0
100% (3)