3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1225
Okunma

/Kuru bir şadırvan serdim göğün yüzsüz gözüne
Laldı gece ağlarken gündüzüne…/
Lahit kırdı kapağını.
Kimi deprem dedi
Kimi şafak yangını.
Kimi diz çöktü direncine.
Kimi vurdu boynunu soy kemendine…
Sonsuz bir tizlikte dolanıyordu tını
Dünya’yı nefessiz sarıyordu,
Sargısı
Her parmak boğumunda alaysı
Bir düşle son buluyordu…
-Kırılan dallarımı bağışla Tanrım!
Söz olsun yaşlarımla yeşertmeye!
Ana kadar doğurgan toprak
Filiz verdi tüm seslere
Tınıydı
Kınında kılıç
Aysberg kadar uykudaydı…
Sözler şahlandı koşumlarında dört yana
Çözüldü bağları seslerin şadırvanlara
Yine de
Akana kısır deyip bent çektiler,
Duranı toza çiğneyip, tükürdüler!
Ta ki
Kır saçlı
Yüzü kimden daha yaşlı
Bir ihtiyar
Çocukları gösterene dek:
-Susun
Henüz büyümediler onlar doğumlarına!
Beklerken Toprak ana
Doğanı kucaklaya
Kucaklaya…
Durdu nefesler közden söze…
ezgi ç.
15.11.2010
5.0
100% (7)