11
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2194
Okunma
Ağlatmışlar doğduğu gün.
Okşamış, güldürmüş,uyutmuşlar.
Anneye kalsa; el bebek-gül bebek büyütmüşler.
Şirin bulup öpücükler kondurmuşlar.
Herkes fakirmiş güya
Ne lazımsa alamamışlar.
Kıt kanaat sevgiyle yürütmüşler.
Hülyalar inşa etmişler üzerine de;
Hayallerini görememişler, duyamamışlar.
Bebeğin yerine de yaşamışlar hayatı da;
O kimin hayatını yaşayacak diye düşünmemişler.
Sürekli hatalardan geriye hiç dönmemişler.
Bereketsizliği bile bebekten bilmişler.
Bebek; yaranamamış kimseye.
Yaramamış hiç bir işlerine.
Onu sevmekten vazgeçmişler.
Körlük ederek vefaya ceza vermişler.
Ceremeyi bebeğe kesmişler.
El bebek-gül bebek büyütmüşler, eğitmişler;
Ahirete götüremeyip mal mülk bırakmışlar.
Ne var ki; bebeğin ömründen tüketmişler.
Bebeklerini bir garip sevmişler.
Büyüdükçe kısıtlamışlar.
Çocukluktan da soyutlamışlar.
Gülücükler dudaklarda donmuş.
Duymuş olanları bebekler.
Anneler daha çok bekler.
Bebekler; böyle dünyaya gelmeyecekler.
Gelseler de sevmeyecekler.
Sevgi tarlalarında, ayrık otu derleyecekler.