biliyorum aslında hayat bir nehir
akıyorsa içimden zıkkım zehir..


diyorsan ki hadi bir dikişte iç


yüreğinin kapısını açmadığından hiç
ve içinde gizlediğinden daha da piç
bir mermi namluda paslanmışsa
dökülen gözyaşımın tuzundan


ağlamalar ölümüdür sevdanın...


biliyorum aslında boşu boşuna
malumun meçhul de kalması için
kendimi yoruyorum...

her şeyin bir ömrü var
her gece ölüyorum...


iç çekişim boğuluyor karanlığında
__________gece ıssız, gece sessiz
"iç çekecek bir şey yok"sa
__________seninle her gece sensiz


yaşamaksa yaşananlar;
sevdasız!
sadakatsiz!
üstelik yirmi yıl...
üstelik çok masum!
hatta sahte!
hatta öylesine!


sırtımdaki hançerle
yavaş yavaş ölüyorum

yaşamaksa yıllar yılı
yılmışım susmalar dan
söylenmemiş duygularda
feryadlar da yalan geliyor...


her dün de şu anlık acı bir his
yüzünde ay karanlık
gözlerin uçuruma dönüyor

yüreğine düşmeden derdinle ölüyorum..


yaşamak buysa;
herkes sussa keşke!
dünya dursa!

dolaysız, zamansız, apansız!

desen ki...
seni seviyorum................

sen yaşadın her şeyi ben ölüyorum...