Hadis-i Şeriflerini duvarlarımıza tablo yaptık
Günlük yaşama indirmeye kıyamadık EFENDİM.

Dilden dile kulaktan kulağa gezdirdik
Lisanımızdan gönlümüze indiremedik EFENDİM.

Cebimizdeki bozuklukları verip köşkler aldık cennetten,
Ebu Bekir’in sıdkını kavramaktan uzak kaldık EFENDİM.

Sünnet düşmanlarına kalbimizden buğzettik,
Hz.Ömer gibi karşılarına dikilemedik EFENDİM.

Su içme adabını çocuklarımıza öğrettik ,
Kendi nefsimize söz dinletemedik EFENDİM.

Hücreyi saadetin dar mekanına sen sığdın,
Üç oda bir salon hanelere sığamadık EFENDİM.

Hazmı kolaylaştıran çay içerken hep bahsederdik,
Sofradan tam doymadan kalkmayı biliyorduk EFENDİM.

Çocuklarımızın adını Ahmet ,Mahmut,Muhammet koyduk,
Ruhlarına güzel ahlakını koyamadık EFENDİM.

Her sabah binbir zahmetle okul için kaldırdık,
Acıyarak sabah namazına kaldıramadık EFENDİM.

Havz-ı Kevserde buluşma hayaliyle uyuduk,
Teheccüdün miracına uyanamadık EFENDİM.

Senin için zahmet çekip beste yapmadık,
Arabesklere güfte yazdık EFENDİM.

Şefkatle büyüttüğün Enes’i görmezden gelip,
Dayak cennetten çıkmadır deyiverdik EFENDİM

Aişe annemizi kördüğüm gibi sevdiğini duyduk
Sevmeyi gururumuza yediremedik EFENDİM

Rüyalarımıza gelmeni bekledik yıllarca
Hayatımızın içine koyamadık EFENDİM

Ümmeti sözüne kendimizi muhatap kıldık
Ümmetliğe layık olamadık EFENDİM
ÜMMETLİĞE LAYIK OLAMADIK EFENDİM.