BEŞİNCİ MEVSİM
Issız gecenin alaca şafağında
Kirpiklerime değen yağmur,
Gün yanığı içimi dolu gibi vururken
Sonsuza giden raylarda bahar mavisi
Yüreğimi kavuran susuz çöller gibi
Beşinci mevsimini arıyor

Yorgun bedenin ömür törpüsünde
Bu gün olmaz yarın derken
Yalnızlık düşen yüreğimde
Ciğerimi söken depremler olurken
Saçlarına düşer dolu ile fırtına
Bestelenmemiş duyguları yaşarken
Ellerine terk ettiğim tomurcukta
Beşinci mevsimi arıyor

Solgun bir sabahın dudaklarında
Kurumuş hazanı yaşarken
Kıvırcık gecelerimin saman yıldızı
Bir dağ başında güneş emzirirken
Yakamoza düşer bal sarısı ela gözler
Çatlamış dudaklarda kıvılcımlar
Aşkın ateşini yakarken
Yavru ceylan gibi sığınır yorgun bedene
Ve beşinci mevsim
Alev alev sarar içimi, beden derdest

Sevdiğim; mavi dünümden çekilirken
Yarına uçuşan gecelerde yeşile bürün
Yüreğinde sakla beni, bırakma
Gülümseyen duvarlara işleyen yalnızlığım
Şimdi kırılma noktasına gebe
Ertelenmiş bütün zamanların
Kuytu Limanına dalga dalga çarparken öfkem
Sen beşinci mevsim yaşıyorsun
Bende beden derdest biliyor musun?