Tepeye tımran,hava mis yol rahat,
Korgan’a geldik,hemen mola verdik,
Farzı kılınca,çekilir salavat,
Yorgunluk tatlı,hoş Halit’lerdeydik...

Belalan yolu,doldurduk suları,
Şehit tepesi,saklanmış ormanda.
Yol otoban mı,halk salmış yuları,
“Pırpır” sesleri,renk olmuş Korgan’da,

Mermisi yoksa ,kanma Silahşör’e,
Şimdi göz görür,ama dönmekte var,
Aşık Hasan’ım,bas deklanşöre,
Akla düştü mü,as konuşsun duvar...

Apsut tepesi,ikibin rakımlı,
Bitti maçları,gençler oynaşta.
Belalan hoş,yeşil giymiş bakımlı,
Herkes mangalcı,ziyafet revaçta...

Güleç yüzüyle,”hoş geldiniz” dedi..
İmecede kasa,hoş Harun amcası.
Güzel şeylere,destekler istedi..
Emek ve ekmek,ceplere kancası...

Salihle Esme,çok duyduk isimler,
Dostluk gününde,bozma insanlığı,
Hasrete ilaç,sıladan resimler,
Sabırlı olan,aldı baş pehlivanlığı...

Misafir bol,anlatır gurbetçi,
Yüklenir üste,mihmandar havası.
Her şey yaylada,bir eksik şerbetçi,
Dostluğa selam,Absut yaylası...

Kardeşlik sürsün,devam mahşere dek,
Baş tat olmalı,”kimrit” kavurması.
Absut’ta birlik,ne güzel gelenek,
Köylü-gurbetçi,dostluğun karması...

Çörtük yedin mi,aranır mı erik,
Üşütür şimdi,havaya sis çöktü.
Ayaklar altı,yeşil tablo serik,
Mevsim değişti,bulut yaşlar döktü…

Hoştu Salih’in,dönerli sotesi,
Mis gibi pişti,kavurdular kuzu.
Su diş sızlatır,yok bunun ötesi,
Dönerken İlhan,koşturdu karpuzu...

Mandayı gördük, atla eşek’te var,
Koyunla kuzu,gurbetçi ve köylü.
Halinden memnun,Absut’ta ihtiyar,
Devam şenliğe,hemde sazlı sözlü...

Mis gibi kekik,çayırda çilekler,
Hızır’ın boldur,hayırlar tavası.
Papatya yolar,tutulur dilekler,
Hazla solunur,şifalı havası..

Gözleri doydu,bugün açla tokun,
Varsa kibirin,paslarını sildik,
Farkı ibrettir,bize varla yokun,
Nimet şükür; değerini bildik..

Germiç’in Mehmet,çocuk yaşta gitmiş,
İştah açıyor,boztepe havası.
Ordu’ya varmak,dünürle nasipmiş,
Ahmatlı köyü,babanın yuvası...

Hak razı olsun,çırpındıda durdu,
Memnunuz zaten,gönlü rahat olsun.
Hasedi olan,hırsından kudurdu,
İnsanlık eden,insanlığı bulsun...

Kamer gardaşın,güzeldi ikramı,
Tereyağını, her öğünde yedik.
Çalışkan insan,dinlenir kelamı,
Misafir sevmiş,bizde onu sevdik.

Akla düşünce,ayrılış korkusu,
Yeşilliklere,dalıp gidiyoruz.
İçe sindi ya ,yaylanın kokusu,
Veda ederek,nasipse diyoruz...
Tem.10