Evlilik hayali,vardı kapımda.
Namertlik ve yalan,yoktu yapımda.
Sende vurdun gittin,kalmaz hapımda.
Yokluğa yol verdin,ÖZLER ne yapsın.


Cümlemi bitmişti,sonra hep sustun.
Nefreti kinini,aniden kustun.
Vuslat ipinide,boynuma astın.
İçimde nar yanar,KÖZLER ne yapsın.


Terk edip gidince,gözüm yaşlandı.
Seller gibi taştım,ruhum yaşlandı.
Ömre kefen biçip,sevgim taşlandı.
Yapma dur demiştim,SÖZLER ne yapsın.


Hayat sisli puslu,karanlık gece.
Su gibi akıyor,dilimden hece.
Gönlü vuran katil,ölmuştu ece.
İlkbahar kış oldu,YAZLAR ne yapsın.


Elimde hicranın,fermanı kaldı.
Gidişin dizimden,dermanı aaldı.
Gözyaşım kalbimden,armanı çaldı.
Her şeyim çok geldi,AZLAR ne yapsın.


Gönül meydanında,bu nasıl savaş.
Akıyor al yaşlar,hep yavaş yavaş.
Sevgiler ölünce,göze çıkar yaş.
Dökülür yanağa,GÖZLER ne yapsın.


İhanet olamaz,yapmazsın bana.
Gözler kan çanağı,kıydın sen cana.
Kanımı akıttın,sağ ve sol yana.
Yaramı sarmadın,İZLER ne yapsın.


Kabrimin başına,resmin astırdım.
Kurumuş toprağa,rüzgar estirdim.
Gitmeden son bir kez,görmek isterdim.
Bitirdin takati,DİZLER ne yapsın.


Hava karlı,mevsim kış ve ihanetinin bilmem kaçıncı gününün akşamında soğuk bir intikal akşamının aydınlatma fişeğinin loş ışığında geldi hayalin gözlerimin önüne ve attığınVUSLAT kurşununun acısıyla bir kez daha yıkıldım o bembeyaz karların içine yine HİCRANLI vuslatın ateşliyle ısınırcasına...

Hüzün şarjörüne doldurdum bütün hayallerimi.
Yalnızlık silahımla nişan aldım sensizliğe doğru.
Sağa sola ateş ettim altı aylık sinirle.
Mutlulukla savaştım o gece,sevgine kafa tuttum...
Vuslat kararı ile yine yenilen ben oldum oyun bitmişti.
Son kurşunuda(evlilik hayali)kafama sıktım her şeyden bıkmışçasına...
Kendimden kaçarcasına yüreğimi aşk mezarına sokarcasına...

ONBEŞ AY DAHA GEÇTİ,SENSİZ ÖMÜRDEN ŞEHİT.
MUTLULUK HAYALİ VUSLATLA EDİLDİ TEYİT.