ASIRLIK ÇINAR VE ÇOCUK

Arkadaşlarıyla oyun oynuyordu küçük çocuk
Yoruldu koşuşturmaktan terlemişti minik bedeni
Yaslandı asırlık çınara bir oh çekerek
Asırlık çınar aldı kollarının arasına bu saf küçük bedeni

Asırları yaşamış yorgun ama tarih kokan bağrına
Sardı sevgisiyle şefkatiyle yavruyu çınar
Sordu ona ey çocuk nedir senin adın
İrkildi korktu çocuk nereden geldi bu gizemli ses diye

Çınarın sevgisini hissetti o küçük yüreğinde
Mehmet dedi titreyen sesiyle hafif başını kaldırarak
Yaşım 10 babam da çiftçilik yapıyor köyümüzde
Çınarın yaşını merak etmişti sordu ya sen

Çınar ona sen o kadar yılı bilmezsin dercesine
Dedelerin dedeleri bilirlerdi belki benim yaşımı dedi
Neler yaşadığını hatırlayıverdi asırlık çınar
Gençlik yıllarını anımsadı bu çocuğun içtenliğinde

Yıllar geçmiş yılların anlamını taşıyordu bedeninde
Nice insanlar vardı gördüğü iz bırakmamıştı
Niceleri adını kazımıştı asırlık gövdesine
Niceleri vardı ki isimlerini yaşatır hala o dimdik duran yüreğinde

Şöyle dedi küçük yavruya tüm içtenliğiyle koca çınar
Bizler ayaka ölürüz evlat tıpkı ardında eserler bırakanlar gibi
Duygulandı o küçük yüreği Mehmet’in sulandı çakır gözleri
Anlamıştı Mehmet o küçük ama yüce yüreğinde
Çınara asırların kattığı değeri ve çınarın ona vermek istediklerini.
MEHMET GÜCÜYENER.
HV.EM.ASB.