20
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1309
Okunma

Geçesin ki kendinden, bu dünyadan geçesin;
Boyuttan soyutlanıp, mânâsına geçesin…
Ne dilersen karşına, önce kendine dile.
Dile ki düşmeyesin, utançta dilden dile…
Ferâset kılıcınla, kibrini dile dile;
Benliği eze eze… Anca ıslâh olursun…
Yunusça nefes alır, mısralarda solursun.
Boşa değil, nazımla, çiğnedin bu elleri;
Bilirsin ki, gül kokar; gül verenin elleri.
Bu düstûrla söz söyle, gücendirme elleri.
İnsan insana gerek, idrâk et, ne olursun!
Dünya ahret, tarlanda, ektiğini bulursun.
Zaten, hayat değil mi, başlı başına çile!
Dolam dolam tecrübe, ömrün zamana çile
Hecehâne içinde, çektiğin altın çile
Fark eder mi, sarrafı, bakır dese n’olursun!
Hikmetin mi sarsılır? Hepten mi kaybolursun!
Sanma işim serzeniş, kahir, kahır; hep sitem…
İstem o ki; gör ben’i, bakiyene hepsi tem…
29-01-2010
Salih ERDEM / AYDIN
5.0
100% (11)