10
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1457
Okunma
Kim dinleyecek suskunluğumu
Mavilerin en seslilerini toplayışlarımın
Sahibi yok mu
Işıltılarla arka manzarayı görene kadarmış şaşkınlık
Vurguna tutulmuş bayram sonraları sessizliğiyle
İçinde çığlıkların kavrulduğu avuç dolusu yıldıza
Yerini unutturmak doğru mu
Habersiz ışığım kayıp mı oldu... aydınlatamam karanlığı
Bir anda olur hep
Değişmeye niyetli düzenin gelişi
Yine devrilecek üstüme bu devran... bilirim
Bakışların şımarıklığına ayak uyduran çocuğumun
Sözden çıkmayan usluluğundan eser kalmadı... deli miyim
Unutulmalara kapılınca kuyu
İnci yansımasına adanır can
İpler sarkıtırım körlüğüne
Gözüm yüksekte değil derinde
Ve yine ıslanır ellerim değer en istenmeze
Gelinen yere dönmek yakıcı... yaldızlar yalan olmak zorunda mı
Bir ümit bir huzur bir mutluluk kırıntısını
Bir de yeşilin tüm tonlarını sakladım gözbebeğime
Sahibine dönmek arzusu parıldar orta yerinde
Birgün bu hazan sarısına
Eladan sıyrılmalar unutturulur da
Geç kalmamalara edilen duaları var mı ki duyan
Üzgünüm
Yine isyankarım tövbeler dolusu
Yakası açılmamış küfürlere dolandı bedenim
Sus dilim sus
İçin de dışın da ışıldasın
Kıyılardaki izbe yansımaların yalan ışığının inadına
Suskunluğunun sohbetleriyle tanıştır bilmezleri
Elbet sevilecek içinin sevinçleri
Bahar renkli kanatlar açılacak günlerinde
Satacaksın karalanmış geceleri...
ASLI DEMİREL...