Hatırlamak istemez, o nedamet gününü;
Halâ kızarır yüzü, düşündükçe cürmünü..
...
Hangi sabah nerede, uyanışın kadersiz;
Gökyüzünde mi şimşek, kalbinde mi habersiz..
..
Aşkın değil şehvetin, kurbanıydı bedenler;
Duygular sessiz kaldı, yandı canlar ve tenler..
..
Aynı soruyu beyin, tekrarlar her gün yine;
Hani duyduğun saygı, aşkına ve kendine?
..
Oysa aşkı resimler, duygularla süslerdin;
Sen ki bu mertebeye, nice emekle erdin..
..
Bir kuytuda bir bakış, kirletti can özünü;
Demedin mi ey yürek, görmeseydim gözünü!
..
Acısız mevsimleri, özlüyordun oysa sen;
Pişmanım dedin diye, terk edip gitti seven.
..
Bir yeşil dal kırıldı, ağlar artık gözlerin;
Ne desen anlatılmaz, nedamettir sözlerin..
..
Ceylân misali ürkek, aslanca cengâverdin;
Bir heves uğruna mı yıllarca savaş verdin?
..
Bir damla daha düşer, ocak söndürür yolcu;
Takvimlerden silsen de, yaralı yürek ucu..
..
Bir kuşun kanadına bağlayıp düşlerini;
Kaybettin bir günahta, bütün gülüşlerini..
..
Uzun yollara gittin, yoktu bir art niyetin;
Ortak oldun günaha, büyüktür cinayetin.
..

’Pişmanım’ diyorsun da, varmış duyanın gibi;
Bir gün ’gel’ diyecek ya varlığının sahibi !
...
Kuşatır tüm cihanı, ilahi affı O’nun;
Yeter ki o rızaya, eğelim biz de boyun !




ESRA DEREL

11.03.10-İSTANBUL
Şiirime ses veren sevgili KALİMERA’ ya çok teşekkür ediyorum..ESRA