1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1069
Okunma

Yatılı okullarımın
Soğuk etüt sabahlarına uyanır gibiyim
Fersiz, mecalsiz
Kocaman kazanlarda kaynamış
Çayın buğusu dilimde,
Ve demir bardakların yanık izleri
Mor bir leke gibi dururken dudaklarımda,
Büyüdün dediler
Gitmek vaktine erişti boyun
Gitmek vaktine
Nereye? Diyemeden
Şehirlere, ovalara, bozkırlara, denizlere, dağlara
En uzağa
En uzak nerede bulamadım
Ben hep kendime gittim anne
Biriktirdiğim bütün özlemler
Özlemleriniz
İçimde hüzün
İki adam görsem
Biri bana bakar gibi
Yüzüm kızarıyor
Utanırımı
Öğrendikten beri,
Bir de üst ranzadan düşmenin
Korkusunu duyalı,
Dal ucunda düşmek üzere olan bir damlayım
Lodos yemiş buğday gibi
Derinlere kök saldım
Hep içime büyüdüm anne
Bahattin
5.0
100% (1)